Bu köpek, içindeki o hastalıklı kısmı çıkartabilmemiz için elimizdeki tek silah! | Open Subtitles | هذا الكلب هو السلاح الوحيد الذي لدينا من اجل اقتلاع هذا المرض |
Baba, yine aynı şeyi yapıyor. Bu köpek devamlı bana bakmak zorunda mı? | Open Subtitles | .ها هو يفعلها مجددا لماذا يجب على هذا الكلب التحديق بي طوال الوقت |
Yani sen, Bu köpek ayılarla ve kurtlarla dövüşüyor ama sudan korkuyor diyorsun. | Open Subtitles | إذاً أنت تقول أن هذا الكلب يحارب الدببة والذئاب ولكنه يخاف من الماء |
O köpek, baş belası. Yok edildiğinden emin olmak için alıyorum. | Open Subtitles | هذا الكلب خطر، سوف آخذه لكي أتأكد أنه قد مات |
Sanırım Bu köpeğin de gideceği bir yer yok. | Open Subtitles | أفترض أن هذا الكلب لا يجد مكاناً آخر ليذهب إليه |
bu köpeği saha önce de buralarda görmüştüm. Galiba kaybolmuş. | Open Subtitles | لم أرى هذا الكلب هنّا من قبل أعتقد بأنه ضائع. |
şu köpeği, kötü köpeği görüyor musun? Tüm dünyayı yere serebilir. | Open Subtitles | انظر الى هذا الكلب الكبير القوي انه بإستطاعتة التغلب على الجميع |
Daha da önemlisi, O köpeği gözünün önünden ayırma. | Open Subtitles | و بالتأكيد لا تدع هذا الكلب يغيب عن ناظرك |
Bu köpeğe göz kulak olmak benden istenen tek şeydi. | Open Subtitles | مراقبة هذا الكلب هو أول شيء يطلبه مني أحد |
Ve tıpkı Tazmanya canavarı kanseri gibi canlı kanser hücreleri boyunca yaylan bulaşıcı bir kanser, yani Bu köpek kanseri. | TED | ﻭ كما أن ﺳﺮﻃﺎﻥ ﺍﻟﻌﻔﺮﻳﺖ ﺍﻟﺘﺎﺳﻤﺎﻧﻲ معدي عن طريق انتشار الخلايا السرطان عند هذا الكلب ايضا كذلك |
Bu köpek iki sahibini de hastanelik etmiş, ve kayınbiraderini artı çocuğu. | TED | و كان هذا الكلب قد تسبب في إيداع مالكيه في المستشفي، بالإضافة إلى صهر مالكه، بالإضافة للطفل. |
Bu köpek buralarda olursa, evi almam! | Open Subtitles | إذا كان هذا الكلب سوف يأتي حولها، أنا لن أشترى هذا المنزل |
Haydi. Bu köpek sahiden uyuşturucu bulur mu? | Open Subtitles | هيا. هل أنت متأكد من هذا الكلب يمكن تعقب المخدرات؟ |
Sanırım Bu köpek benim gibi biriyle olmaktansa sizinle daha rahat edecek. | Open Subtitles | كل ما اريده هو مصلحة هذا الكلب اعتقدة انه سيكون بخير افضل مع شخص مثلك عن ان يكون معى |
Bu köpek ciddi olarak sağlığa aykırı. | Open Subtitles | هذا الكلب مشكلة صحية وخرق للقوانين وجوده |
O köpek az önce buradaydı. | Open Subtitles | هنا .. هذا الكلب كان هنا الآن انتظر لحظة .. |
İki yüz benim ödediğim. O köpek servet eder. | Open Subtitles | مائتين هو المبلغ الذى دفعته فيه هذا الكلب يساوى ثروه |
Aç gözlerini, dostum. Bu köpeğin bir kalbi var. | Open Subtitles | افتح عينيك ، يتمتع هذا الكلب بأمور أكثر مما تظن |
Bu köpeğin midesi dışında,dünyada neler olduğunu hiç bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً من هذا العالم ماوراء بطن هذا الكلب |
Yarın sabah RSPCA arayıp bu köpeği buradan almalarını ve ona yeni bir ev bulmalarını söyleyin. | Open Subtitles | و أبلغيهم أن يأخذوا هذا الكلب و يجدوا له منزلا آخر |
Çıkar şu köpeği buradan! | Open Subtitles | إخرج هذا الكلب اللعين من هنا إخرجى الكلب اللعين من هنا يا سيدتى |
Daha kişisel olamazdı! O köpeği ölü istiyorum! | Open Subtitles | لا يمكن أن يصبح شخصياً أكثر من هذا أريد قتل هذا الكلب |
Bu köpeğe göz kulak olmak benden istenen tek şeydi. | Open Subtitles | مراقبة هذا الكلب هو أول شيء يطلبه مني أحد |
Donanma ve sıçan kılıklı köpeği. Bu yüzden karısı onu terk etti. | Open Subtitles | البحرية ، و هذا الكلب الصغير لهذا تركته زوجته |
Sürpriz demişken O köpeğin davetli listesinde olmadığından adım gibi eminim. | Open Subtitles | بمناسبة المفاجآت، أنا متأكدة بأن هذا الكلب لم يكن ضمن القائمة |
Şu köpek baş belası. Ordu iletişimine zarar veriyor. | Open Subtitles | هذا الكلب مزعج، إنه يشوش على إتصالات الجيش |
O köpeğe kim matador diyor? Bi karisiklik oldugunu biliyordum. | Open Subtitles | من أطلق على هذا الكلب كلمة مصارع لقد عَرفت هذا المُهرج |
Şu köpeğe bak dostum! O en baba köpek. | Open Subtitles | انظر الى هذا الكلب يا صديقي انه افضل كلب على الاطلاق |