Bu laboratuvar, bulaşıcı bakteri özelliklerini inceleyen İskoç bilim insanı Alexander Fleming'e ait. | TED | ينتمي هذا المختبر إلى أليكسندر فلمنغ، وهو عالم إسكتلندي يدرس خصائص البكتيريا المعدية. |
Çünkü Bu laboratuvar tüketici ürünlerini hayvanlar üzerinde acımasızca test ediyor. | Open Subtitles | لان هذا المختبر ، يختبر المنتجات الاستهلاكية على الحيوانات قبل بيعها |
bu laboratuvarda tetosteren varlığından şiddetle kaçınıyoruz. | Open Subtitles | تجنبنا وجود هرمون التيستوستيرون بصرامة في هذا المختبر |
Bu laboratuvarı finanse eden benim şirketimdi. | Open Subtitles | لكن... لقد كانت شركتي التي تموّل هذا المختبر. |
Bu laboratuarı basına bilgi sızdırmakla mı suçluyorsun? | Open Subtitles | هل تتهمين هذا المختبر بتسريب معلومات للصحافة ؟ |
Hatta, bu laboratuvarın tamamı vücutgeliştirme çalışmaları için ayrıldı. | Open Subtitles | في الواقع ، كل هذا المختبر مكرس لدراسة كمال الأجسام |
O kanı kim yerleştirdiyse bu laboratuvardan çalmış. | Open Subtitles | أيّاً كان من زرع هذا الدمّ فقد سرقه من هذا المختبر |
bu lab Apollo Mercer'i öldüren şarbonun kesesi gibi binlercesini üretmeye yeterli. | Open Subtitles | أنتج هذا المختبر بما فيه الكفاية الجمرة الخبيثة لملء آلاف من الأكياس مثل ذلك الذي قتل أبولو ميرسر وكلها اختفت |
Büyük ihtimalle de pozitiftir ve sen de Bu laboratuar'da ki en önemli insanı kaybetmekten korkuyorsun. | Open Subtitles | أفترض أنّه إيجابي.. وأنتِ قلقة منْ أنْ تفقدي أهم شخصٍ في هذا المختبر |
Artık kendini güvende hissettiği tek yer Bu laboratuvar. | Open Subtitles | و الآن، هذا المختبر المكانُ الوحيدُ الذي يشعرُ بأمانٍ فيه |
Bu laboratuvar, düze çıkmak için tam da ihtiyacımız olan şey. | Open Subtitles | هذا المختبر هو فقط مانحتاجه لنعود على أقدامنا |
Bu laboratuvar Amerikan hükümeti tarafından finanse ediliyor. | Open Subtitles | يتم تمويل هذا المختبر من قبل حكومة الولايات المتحدة |
Bu laboratuvar soruşturma bitene dek kapalı kalacak. | Open Subtitles | هذا المختبر مغلق حتى إجراء تحقيق كامل |
bu laboratuvarda, İngiltere yakınlarında Oxford'ta 25.000 kilo ağırlığında bir makine var. | Open Subtitles | "داخل هذا المختبر قرب "أكسفورد - إنجلترا هناك آلة تزن 36300 كجم |
bu laboratuvarda bir güvenlik ihlali oluştu. | Open Subtitles | لقد كان هناك خرقاً أمنياً في هذا المختبر |
- İşinizden memnun değilsiniz galiba. - bu laboratuvarda sadece veteriner değilim. | Open Subtitles | لا تبدو سعيدا في عملك - أنا لست سوى طبيب بيطري في هذا المختبر - |
- Aç şu lanet kapıyı Bu laboratuvarı kirli sanıyorsan hapishane hücresi görene kadar bekle çünkü eğer bu kapıyı açmazsan seni koyacakları yer orası. | Open Subtitles | إفتح الباب اللعين لأنّه إن إعتقدت أنّ هذا المختبر قذر... فإنتظر حتى تكون في زنزانة سجن، فهو المكان الذي سيأخذونك إليه إذا لم تفتح الباب. |
Bu laboratuvarı senin yönetmeni istiyorum. | Open Subtitles | انا اريدك ان تقود هذا المختبر |
O zamana kadar Bu laboratuarı kapatmaktan ve ödeme olmadan ikinizi askıya almaktan başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | حتى ذلك الحين، ليس لدي خيار سوى اغلاق هذا المختبر وتوقيفكما من العمل من دون اجر |
İlk meta görülmesinden 11 saat önce büyük karanlık madde radyasyonu patlaması bu laboratuvarın altından yayılmaya başlamıştı. | Open Subtitles | احدى عشر ساعة قبل قبل رؤية أول متحول، انفجارات هائلة من إشعاع المادة المظلمة التي خرجت سراً من أسفل هذا المختبر |
Ama düzeltemezsem, bana söz vermeni istiyorum onun bu laboratuvardan gitmesine izin vermeyeceksin, ne olursa olsun. | Open Subtitles | لكن إن لم أستطع ذلك أريدك أن تعديني لا تسمحي لها بمغادرة هذا المختبر مهما كانت الظروف |
Kadimlerin geliştikçe her türden cihaz geliştirdiğini biliyoruz yani bu lab'a daha önceden rastlamamamız sadece kötü şans. | Open Subtitles | و نحن نعلم أن الإنشنتس إكتسبوا مختلف أنواع القدرات أثناء تطورهم انها مجرد مسألة سوء حظ أننا لم نصل الى هذا المختبر في وقت سابق |
Bu laboratuar çok etkileyici. Senin adına çok sevindim canım. | Open Subtitles | هذا المختبر رائع جدًا، أنا سعيدة لأجلكِ يا عزيزتي |
Üç yıldır Bu laboratuarda çalışıyorum. Bir kere bile selam vermeye gelmedin. | Open Subtitles | أعمل في هذا المختبر منذ 3 سنوات لم تأتي يوما لتلقي التحية |