Senin hatan. Ona kazadan bahsetmemeliydin. - Bitirdin mi? | Open Subtitles | هذا خطؤك ما كان يجب أن تخبرها عن الحادث الذي ما كان ليضرّني |
Hepsi Senin hatan! Neden hala buraya geliyorsun? | Open Subtitles | كل هذا خطؤك , لمَ تستمرين بالمجيء إلى هنا؟ |
Bu Senin hatan değil. | Open Subtitles | -يستطيع ان يتهمني لا شيء من هذا خطؤك علينا الخروح منه |
Bu senin suçun. Hep senin suçun. | Open Subtitles | هذا خطؤك دائما خطؤك |
Bu senin suçun, Booth. Cüzdanım hapishanede çalındı. | Open Subtitles | هذا خطؤك يا (بوث) محفظتي سُرقت في السجن |
Hayır, hayır, hayır, hatan bu değildi. | Open Subtitles | لا, ,ليس هذا خطؤك. |
Mutsuzsam, bu Senin hatan mı? | Open Subtitles | أنا لست سعيدة .. هل هذا خطؤك ؟ |
O Senin hatan! Çok fena panige kapildin! | Open Subtitles | هذا خطؤك يا رجل ، لقد ارتعبت بشدة |
Sen annen değilsin. Bu Senin hatan değil. | Open Subtitles | أنت لستِ مثل والدتك لم يكن هذا خطؤك |
Bu Senin hatan, anladın mı? | Open Subtitles | هذا خطؤك هل تفهم؟ |
Bu Senin hatan. | Open Subtitles | هذا خطؤك وطفلتي |
Böyle şeyler olmadığını söylemiştin. Bu Senin hatan! | Open Subtitles | قلت أن هذا لا يحدث هذا خطؤك |
Böyle şeyler olmadığını söylemiştin. Bu Senin hatan! | Open Subtitles | قلت أن هذا لا يحدث هذا خطؤك |
Çok fazla çalıştın, Senin hatan. | Open Subtitles | ! هذا خطؤك ، لم عملت بجد كمزارع |
Hamileyim ve hepsi Senin hatan. | Open Subtitles | أنا حامل و هذا خطؤك |
Senin hatan. | Open Subtitles | حسناً، هذا خطؤك. |
Bir çocuk öldü. Bu senin suçun. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} قد قُتل طفل, هذا خطؤك |
Bu senin suçun Gil. | Open Subtitles | هذا خطؤك يا (غيل). |
- çünkü Bu senin suçun değil. - Benim suçum mu? | Open Subtitles | - لأن هذا خطؤك . |
Bu senin suçun." | Open Subtitles | هذا خطؤك |
- Bu senin suçun James! | Open Subtitles | ولكن هذا خطؤك, يا (جيمس) |
Senin hatan bu. Pili şarj etmemişsin. | Open Subtitles | هذا خطؤك لم تشحن البطاريات |