| Bu yüzden buradayız. Önemli şeyler oluyor. | Open Subtitles | و هذا سبب وجودنا هنا هناك أمور كثيرة أمامنا |
| Gelmen için bir sebep daha. Bu yüzden buradayız oğlum. | Open Subtitles | اذا فهذا سبب اخر لكي تاتي معنا الان هذا سبب وجودنا هنا |
| Bu yüzden buradayız. Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا هذا سبب وجودنا هنا |
| Silahla karşılık verdin. O yüzden buradayız. | Open Subtitles | لقد أشهرتَ سلاحاً بوجهنا و هذا سبب وجودنا هنا |
| Bu yüzden buradayız değil mi? | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا, أليس كذلك ؟ |
| Korkak seni. Bu yüzden buradayız biz. | Open Subtitles | أيها الجبان هذا سبب وجودنا هنا |
| Bu yüzden buradayız, Eric. Seni dinliyoruz. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا يا "إريك" تحدث |
| Önceki akşamdan beridir kayıp. İşte Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا |
| Ama Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | و لكن هذا سبب وجودنا هنا |
| Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا. |
| Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا |
| Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا. |
| Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا. |
| Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا. |
| - Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا |
| Ama Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | ولكن هذا سبب وجودنا هنا |
| - Şey, biz de O yüzden buradayız. Borç para lazım. | Open Subtitles | هذا سبب وجودنا هنا نحتاج قرضا |
| O yüzden buradayız. | Open Subtitles | و هذا سبب وجودنا هنا |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 