Yatırımcılarımla bir anlaşmam var ve bu anlaşmaya uymak zorundayım, Benim işim bu. | Open Subtitles | لدي إتفاق مع المستثمرين وعليّ إتمام هذا الإتفاق هذا ما أقوم به |
Rock'n Cocks. Benim işim bu. | Open Subtitles | الموسيقى الصاخبة، هذا ما أقوم به |
Pek sayılmaz. Yani, Benim işim bu. | Open Subtitles | ليس بالضبط أعني، هذا ما أقوم به أصلاً |
Sen yoktun, baba. Yaptığım şey bu. | Open Subtitles | لقد كنت متغيبًا يا أبي، هذا ما أقوم به. |
İşte benim Yaptığım şey bu. | TED | هذا ما أقوم به. |
Peki ya yanılıyorsan? İşim bu, Booth. Gerçekten beklemek istiyor musun? | Open Subtitles | - هذا ما أقوم به ، هل تريد حقاً أن ننتظر؟ |
Dinle beni. Benim gücüm senin gibi insanları anlamak. Benim yaptığım bu. | Open Subtitles | قدرتي هي فهم الأشخاص أمثالك هذا ما أقوم به |
İşte ben böyle yaparım. Mükemmel sandviç, mükemmel iniş. | Open Subtitles | هذا ما أقوم به , شطيرة مثالية , هبوط مثالي |
Benim işim bu | Open Subtitles | أو أنكِ تتكتمين هذا ما أقوم به |
Sonuçta Benim işim bu benim. | Open Subtitles | حسنا، هذا ما أقوم به من أجل وظيفتي |
Kadın hastalıkları uzmanı olsaydım sürekli "Bebeğim, bebeğim sürekli kokuşmuş bebekler doğurun." demeliydim, çünkü Benim işim bu. | Open Subtitles | إذا كنت متواجدا فكل ما سأفعلة الأستماع إلى "طفلي رضيعي" دائما تحضرين طفل نتن هل هذا ما أقوم به |
Sana yardım edebilirim. Benim işim bu. | Open Subtitles | يمكنني مساعدتك هذا ما أقوم به |
Benim işim bu. | Open Subtitles | هذا ما أقوم به. |
Benim işim bu | Open Subtitles | هذا ما أقوم به. |
Yaptığım şey bu, tamam mı? | Open Subtitles | هذا ما أقوم به,حقا؟ |
Yaptığım şey bu. | Open Subtitles | هذا ما أقوم به. |
Benim Yaptığım şey bu. | Open Subtitles | فنسنت)، أنا أحاول المساعدة) هذا ما أقوم به |
Bana teşekkür etmenize gerek yok. İşim bu. | Open Subtitles | اسمع، لا يوجد أيّ سبب لشكري هذا ما أقوم به |
Evet işim bu. Ben bir lastik satıcısıyım. | Open Subtitles | هذا ما أقوم به أنا بائع إطارات |
ben böyle yaparım. | Open Subtitles | هذا ما أقوم به |