Dün akşam oldukça huzursuzdu ama bu hiç de Şaşırtıcı olmadı. | Open Subtitles | لقد كانت هستيرية ليلة أمس و لكن كان هذا مفاجئ بالكاد |
İtiraf etmeliyim ki, çok Şaşırtıcı, çünkü burada birinci sınıf bir iş çıkardın. | Open Subtitles | أريد أن أخبرك بأن هذا مفاجئ لأن عملك كان من الدرجة الأولي |
Bu çok ilginç, çünkü adamlarınız öldürüldüğü gün Bay Boorman Dust Devil Operasyonunun bir parçası olarak bu çocuğu alıkoymaları emrini vermiş. | Open Subtitles | هذا مفاجئ. لأنه يوم مقتل رجالك، أمر السيد (بورمان) رجالك بالقبض على هذا الصبي كجزء من عملية "الضباب الضاري". |
İlginç. | Open Subtitles | هذا مفاجئ |
Birden bire Rachel ile yakın arkadaş oldunuz. Evet. | Open Subtitles | إنك و (ريتشل) مقرّبين لبعضكم هذا مفاجئ |
Birden bire? | Open Subtitles | هذا مفاجئ ؟ |
Anladım. Farkındayım, öyle bir kerede evet demek için bu çok ani oldu. | Open Subtitles | أعلم بأن كل هذا مفاجئ لكِ لتقولي نعم حالاً |
Bu çok Şaşırtıcı oldu Baylar Bayanlar. | Open Subtitles | هذا مفاجئ جدا يا سيداتي و سادتي |
Takma dişler yerine yo-yo aldığınızı görüyorum ne Şaşırtıcı ki oldukça geveze olmuşsunuz. | Open Subtitles | ... أرى أنك أخذت الـ يـو يـو بدلاً من الأسنـان المزيفة , و هذا مفاجئ بما أنه بدا أنك أصبحت كثير الحديث |
Bunun Şaşırtıcı ve zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | .أعلم أن هذا مفاجئ واعلم انه صعب |
- Bu büyük bir görev. - Olumlu bir değişim yapmak istemem sizin için neden bu kadar Şaşırtıcı? | Open Subtitles | هذا عمل كبير - لماذا هذا مفاجئ لكم جميعا - |
Bu çok Şaşırtıcı. | Open Subtitles | حسنا,هذا مفاجئ. |
Tanrım, bu çok Şaşırtıcı. | Open Subtitles | ياألهي, هذا مفاجئ. |
İlginç. | Open Subtitles | هذا مفاجئ. |
İlginç. | Open Subtitles | هذا مفاجئ. |
İlginç. | Open Subtitles | هذا مفاجئ |
Birden bire? | Open Subtitles | هذا مفاجئ ؟ |
Biraz ani oldu ama... bir günah çıkarmam lazım. | Open Subtitles | أعلم أنّ هذا مفاجئ ولكن أريد أن أقدم اعترافاً |
Biraz ani oldu, ama tamam ben hazırım. | Open Subtitles | هذا مفاجئ قليلا ولكن لا بأس فأنا مستعد |