Sanırım, bu, onun birkaç geceliğine misafir odasında kalıp kalamayacağını sormak için iyi bir zaman değil, değil mi? | Open Subtitles | أذآ, أعتقد أن هذا وقتٌ سيء لنرى أذا كان يستطيع أن يبقى في غرفه الضيوف لبضعه أيام؟ |
Teşekkürler ama şu an iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | شكراً لكـ ولكنَّ هذا وقتٌ غير مناسبٍ الآن |
Bir şey sormak için iyi bir zaman mı? | Open Subtitles | هل هذا وقتٌ سئ؟ |
İyi zamanlama! Ben de Wheal Leisure'a doğru gidiyordum. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}هذا وقتٌ مُناسب، إنّي كنتُ ."على وشكِ الذّهاب لـ"ويل ليجار |
Bunun sizin için zor bir zaman olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أفهم أنّ هذا وقتٌ قاسٍ عليكِ |
Kötü bir zaman mı? | Open Subtitles | هل هذا وقتٌ سيء؟ |
Bunun sizin için zor bir zaman olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أفهم أنّ هذا وقتٌ قاسٍ عليكِ |
Uygun bir zaman mı? | Open Subtitles | هل هذا وقتٌ جيد؟ |
Zor bir zaman olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف أنّ هذا وقتٌ عصيب. |
Başlamak için iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | هذا وقتٌ سيء للبدء |
Ethan'ı kaçırıp öldürdükten sonra eve dönmek için yeterli bir zaman. | Open Subtitles | هذا وقتٌ كافٍ لإختطاف وقتل (إيثان)، ومن ثمّ العودة قبل الساعة الحادي عشر. |
- Hayır, kötü bir zaman değil. | Open Subtitles | لا، هذا وقتٌ مناسب |
Bizi rahatsız etmek için çok kötü bir zaman. | Open Subtitles | هذا وقتٌ سيء لإزعاجنا |
- Bu, Dana. Özür dilerim. Kötü bir zaman mıydı? | Open Subtitles | -آسفة، هل هذا وقتٌ سيء؟ |
- Kötü bir zaman mı? | Open Subtitles | -هل هذا وقتٌ سيء؟ |
Killua için kritik bir zamanlama. Yanına kimseyi yaklaştırmamalıyız! | Open Subtitles | هذا وقتٌ حرج لـ (كيلوا)، لا يمكننا السماح لأحدٍ بقربه! |