Bu da demek oluyor ki vücudun geriye kalanını bulmak için etrafı araştırmalıyım. | Open Subtitles | هذا يعنى أنه يجب علىّ أن أذهب و أعثر على باقى أجزاء الجسد |
Ben kazandım baba. Bu da bugünkü baba-kız aktivitesini ben seçiyorum demek oluyor. | Open Subtitles | لقد فزت يا أبى، هذا يعنى أنه يتسنى لى إختيار النشاط الذى سنمارسة خلال يوم الأب والإبنة.. |
- Oyunumu sonlandıracak demek oluyor. | Open Subtitles | هذا يعنى أنه سوف ينهى لعبتي وأنا لن أراه قادما |
Şuradaki ilk yara temiz bu da demek oluyor ki darbenin geldiğinin farkında değilmiş. | Open Subtitles | حسنا, هنا الجرح الأول ذلكواضح... هذا يعنى أنه لم يكن يدرك أبداً انه سيحدث |
Belki başka zaman aramalısınız demek oluyor. | Open Subtitles | هذا يعنى أنه يجدر بك الإتصال في وقت آخر |
Bu da demek oluyor ki bundan böyle konuşmak geyik ya da dedikodu yapmak yok. | Open Subtitles | لذا هذا يعنى أنه لن يكون هناك المزيد من الحديث، الثرثره، و/أو تبادل المغازله |
Bu demek oluyor ki saklandığı yerden dışarı çıkıyor. | Open Subtitles | هذا يعنى أنه يخرج من حيث يختبأ |
Bu da demek oluyor ki, şu an altını saklıyor. | Open Subtitles | هذا يعنى أنه يخبأ الذهب الآن |
Oh, bu Joey hakkında demek oluyor. | Open Subtitles | أوه, هذا يعنى أنه يخص جوى |
Pekâlâ. O zaman bu demek oluyor ki... | Open Subtitles | ...حسناً، هذا يعنى أنه |