Dinle, biliyorum işteyken seni rahatsız etmemeliyim, ama Bu çiçekler aklıma bugünü ve seni getirdi. | Open Subtitles | أعرف أنه من الخطأ لكنني رأيت هذه الأزهار فيكِ |
Bence Bu çiçekler çok seksi. | Open Subtitles | أعتقد أن هذه الأزهار مثيرة للغاية |
Size bu çiçekleri toplayabilmek için geciktim, Bayan Mortar. | Open Subtitles | لقد ذهبت لأحضر لك هذه الأزهار ، سيدة مورتر |
bu çiçekleri almalı. Yukarı kendim çıkarırım. | Open Subtitles | لاكنه يجب أن يحصل على هذه الأزهار ، سأصعد له بنفسي |
Demek bana o güzel Çiçekleri gönderen bey sizsiniz. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | فاذاً أنت هو الرجل الكريم الذي كان يرسل لي هذه الأزهار الجميلة , أشكرك |
Bunun gibi bir lalenin, normal lalelerden daha nadir bulunması sonucunda bu Çiçeklerin fiyatları yükselmeye başladı ve lalelerin popülerliği de arttı. | TED | زهرة توليب كهذه كانت أكثر فرادة من زهرة توليب عادية وكنتيجة لذلك، بدأت أسعار هذه الأزهار ترتفع ومع ارتفاعها زادت شعبية التوليب |
Bir dakika. Bu çiçek hareket ediyor gibi. | Open Subtitles | انتظر، إحدى هذه الأزهار تبدو كأنها تتحرك |
Bu çiçekler bayan için. | Open Subtitles | هذه الأزهار لتلك السيدة |
Bu çiçekler pahalı. | Open Subtitles | هذه الأزهار مكلفة |
Yani, Bu çiçekler Storybrooke'da büyümeye başladıysa... | Open Subtitles | إذاً، بما أنّ هذه الأزهار بدأت تبرعم في شتّى أنحاء "ستوري بروك"... |
Bayan Hinchcliffe, bu çiçekleri bırakmamı istedi benden. | Open Subtitles | الآنسة "هينتشكليف" طلبت مني ترك هذه الأزهار |
Acaba bu çiçekleri kim bırakmış? Dul karısı mı? | Open Subtitles | أتساءل من وضع له هذه الأزهار ,أرملته؟ |
Firdaus sana bu çiçekleri yolladı. | Open Subtitles | لقد أرسلت "فردوس" هذه الأزهار من أجل يومك الكبير. |
Pekâlâ, birisinin bu çiçekleri her yerine sürüp bu yaramazı aşağı çekmesi lazım. | Open Subtitles | دعونا الآن نمسك بهذا النذل الصغير من على الشجرة حسناً , فليقم شخص ما بفرك هذه الأزهار مع بعضها واجذبوا ذاك الوغد نحو الأسفل هنا |
Bu Çiçeklerin taç yaprakları ışığın düşük enerjili, uzun kırmızı dalgalarını soğuruyor. | Open Subtitles | بتلات هذه الأزهار تحديدا تمتص كل الموجات الحمرا الطويلة و المنخفضة الطاقة من الضوء |
Çiçeklerin dükkânlarda hali hazırda satılmasını engelliyorum. | Open Subtitles | وبالتالي فقد أوقفت قطافها الجائر بجعل هذه الأزهار متوفرة في محلات بيع الورود |
Bu çiçek buraya nasıl geldi? | Open Subtitles | كيف وصلت هذه الأزهار إلى وقتنا الحالي؟ |
Kopyacı, cesedin bulunacağını bildiğinden o Çiçekleri bugün gönderdi. | Open Subtitles | المُكرر أرسل هذه الأزهار اليوم و هو يعرف أن الجثة سيتم إكتشافها |