Bu bilet sihirli. Her an bir sinemaya girebiliriz. | Open Subtitles | هذه التذكرة سحرية، وهي تعمل فعلاً في أية لحظة سنتجه مباشرة إلى المسرح |
Bu bilet sihirli. Her an bir sinemaya girebiliriz. | Open Subtitles | هذه التذكرة سحرية، وهي تعمل فعلاً في أية لحظة سنتجه مباشرة إلى المسرح |
Ama Bu bilet onun başına gelen en önemli şeyi temsil ediyor. Ben buna büyük bir cinayet sebebi derim. | Open Subtitles | ولكن هذه التذكرة تمثّل أهمّ شيء قد حدث له أنا أدعو ذلك دافعاً رئيسيّاً لجريمة قتلٍ |
Herneyse... O bana Bu bileti yolladı. | Open Subtitles | لقد ارسل لى هذه التذكرة ووعدته انى سأذهب |
Onlara doğum günümde pastırma ve yumurta yemek istediğimi ve sana Bu bileti verdiğimi söyle. | Open Subtitles | أخبريهم أنني أردتُ لحم مقدد وبيض لأجل عيد ميلادي ثم أعطيتُكِ هذه التذكرة هذه الأرقام هي إحداثيات |
Ben... ben... ben Bu biletin parasını ödedim, yani beni Seattle'a götürmek zorundasın. | Open Subtitles | لقد أشتريت هذه التذكرة و هي تقول أنه عليك أن تأخذني الي سياتل |
- Evet. Bu bilet geçen haftadan. | Open Subtitles | هذه التذكرة من إختبار تجريبي من الأسبوع الماضي |
Ancak şüphesiz ki Bu bilet ikinci katın merdivenlerine gitmeni sağlayacak tek şey. | Open Subtitles | لكن الشيء الأكيد هو أن هذه التذكرة هى الشيء الوحيد الذى سيسمح لكِ بصعود هذا الدرج الى الطابق الاعلي |
Bu bilet Kore'ye dönememen anlamına geliyor ve sen buraya geri dönmemeyi düşündüğünü söylüyorsun. | Open Subtitles | هذه التذكرة تعنى أنه لا يمكنكِ المجيء .. الى كوريا ثانية و أنه قيل لكِ الا تفكرى بالعودة الى هنا |
Bu bilet başka bir istasyonda geçer mi? | Open Subtitles | أيمكننـي أن أستخدم هذه التذكرة في محطة أخرى ؟ |
Bu bilet ne kadar biliyor musunuz? | Open Subtitles | ولكن هل تعرفين كم تكلفة هذه التذكرة ؟ |
Marge, Bu bilet bana sadece bir koltuk vermiyor. | Open Subtitles | (مارج)، هذه التذكرة لا تعطيني مقعداً فحسب |
Bu bilet size ait. Patronum sizinle irtibata geçecek. | Open Subtitles | هذه التذكرة لك رئيسي سيتصل بك |
Bu gece baleye git. Bu bileti kullan. | Open Subtitles | .إذهب الليلة للباليه .خذ هذه التذكرة |
Üzgünüm. Bu bileti yalnızca 2 gün erteletebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكن تغير هذه التذكرة خلال يومين فقط |
Bu bileti senin almadığını biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعلم أنك لم تشتري هذه التذكرة |
Evet Efendim Bu bileti ben kestim. | Open Subtitles | نعم يا سيدي أنا من قمت بقطع هذه التذكرة |
Bu biletin geri ödemesini almaya çalışıyorum. Bu kulübün yönetim ofisi mi? | Open Subtitles | أحاول استرجاع ثمن هذه التذكرة أهذا مكتب مدير النادي؟ |