Yani bu ayılar biraz buz olduğu sürece hayatta kalırlar, ama buzlar eriyor. | TED | ان هذه الدببة بدون وجود الجليد لن تكون قادرة على البقاء ان اختفى الجليد سوف تختفي |
bu ayılar eriyen buzlar yüzünden şimdiden stres belirtileri göstermeye başladı. | TED | ان هذه الدببة تشير الى مخاطر جمة والتي تنتج عن استنفاز المسطحات الجليدية |
En ufak bir tehdit anında bile bu ayılar öldürmek için saldırıya geçer. | Open Subtitles | ستهاجم هذه الدببة لتقتل لمجرد أتفه علامة تهديد |
Bu mevsimsel cömertliğin aşırı bolluğu bu ayıları Kuzey Amerika'nın en irisi yapmakta. | Open Subtitles | الوفرة الهائلة من هذا المحصول الموسمي جعلت من هذه الدببة الأكبر في أمريكا الشمالية. |
İklim değişikliği oldukça hızlı gerçekleşiyor her ne kadar bu ayılar uzun süre yemek yemeden durmaya vücut rezervlerinden idare edip aç kalmaya dayanabilseler de görünen o ki, bu ayıları, psikolojik sınırlarını zorlamaya itiyoruz ve vücut rezervlerinin sınırını zorladıklarında açıkçası, hayatta kalma konusunda yansımaları olacaktır. | Open Subtitles | التغيّر المناخيّ يحدث سريعًا فحتى لو تمكّنت هذه الدببة من الصيام و استغلال مخزون أجسادها لفترات طويلة بلا غذاء ما يحدث الآن هو أننا ندفع هذه الدببة لأقصى حدود قدراتها الجسديّة |
Şimdi senden bu ayıların korkunç bir kaza geçirdiklerini hayal etmeni istiyorum otobüs kazası falan. | Open Subtitles | أريدك أن تتخيّل أن هذه الدببة أصيبت بحادث مروّع |
Artık yaz geldi ve bu ayıların bir seçim yapması gerek. | Open Subtitles | إنه الصيف الآن وعلى هذه الدببة الإختيار، إمّا المجازفة |
bu ayılar, geleneksel Çin tıbbında oldukça değerli olan safra keselerindeki safraları için avlanır. | Open Subtitles | تصطاد هذه الدببة لأجل المادة الصفراء التي تحتويها مراراتهم، إنها مادة قيمة جداً في الطب الصيني التقليدي |
bu ayılar her şekilde karada çok fazla zaman geçiriyorlar. | Open Subtitles | تقضي هذه الدببة كثيراً من الوقت على اليابسة |
İnlerindeki beş ayın ardından bu ayılar oldukça aç. | Open Subtitles | وبعد خمسة أشهر في وكرهم الخاص، هذه الدببة جائعة جدا. |
bu ayılar hemen hemen her şeyi yer. | Open Subtitles | لن تُوفر هذه الدببة أي صنف طعام، |
Bütün bu ayılar dağlardan inmişler. | Open Subtitles | كل هذه الدببة قد جاءت من الجبال |
Hayır, hayır, bu ayılar çok fazla kibar. | Open Subtitles | لا، لا، هذه الدببة مدللة كثيرًا |
bu ayılar hayatlarından koparılmayacaklar. | TED | ولن يتواصل إزالة هذه الدببة. |
bu ayılar gerçekten de aç. | Open Subtitles | هذه الدببة جائعة للغاية |
bu ayıların yıllık yiyeceklerinin yaklaşık %90'ı bu somon sürüsüne dayalı. | Open Subtitles | هذه الدببة تعتمد على رحلة اسماك السلمون لحوالي 90 في المائة من غذاءهم السنوي. |