ويكيبيديا

    "هذه طريقة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bu şekilde
        
    • bir yol
        
    • bir yöntem
        
    • yolu bu
        
    • bir yolu
        
    • şekli bu
        
    • İşte böyle
        
    • yol bu
        
    • bir yoldu
        
    Çocuklarda da empatiyi bu şekilde ölçüyoruz, sıkıntılı bireylere nasıl tepki verdiklerini inceleyerek. TED في الواقع هذه طريقة قياسنا للتعاطف لدى الأطفال، بالنظر إلى طريقة تعاملهم مع الأفراد الحزينين.
    Bu konuya bu şekilde bakmanın doğruluğunu inandırıcı kılan TED كما أن هناك الكثير من الاسباب التي تجعلنا نعتقد أن هذه طريقة
    Elimizde bulunan aşırı miktarda esrardan kurtulmak için iyi bir yol. Open Subtitles ستكون هذه طريقة جيدة للتخلص من كل القنابل التي نكذب حولها.
    HM: dürüst olmak gerekirse, bence kimseyi gücendirmek istemem ama, çok Amerikanvari bir yol. TED هيكي: لأكون صريحة، أنا أعتقد هذا، بدون أن أجرح أحدا، هذه طريقة أمريكية جداً.
    Ve olsa bile, bu onlara sahip olmak için yanlış bir yöntem. Open Subtitles وحتى لو فعلت هذه طريقة خاطئة للحصول عليهم
    Bunu söylemenin daha kısa yolu bu. Evet. Open Subtitles هذه طريقة أشد اقتضاباً لصياغة الأمر، أجل.
    Uyumanın işte bir yolu. Böyle hikayeler beni bile sıkar. Open Subtitles هذه طريقة من طرق النوم أن تلك القصص تشعرنى بالملل
    Bilgisayarlar bu şekilde düşünür, birler ve sıfırlar, TED هذه طريقة تفكير الحواسيب، الآحاد والأصفار.
    Eğer bu şekilde düşünüyorsan, üzerinde konuşabileceğin bir şeyler söyleyeyim! Open Subtitles "اذا كانت هذه طريقة شعورك, سأعطيك شيئاً اكثر من الكلمات."
    Artık 19. asırda değiliz. Onların adalarına bu şekilde el koyamayız! Open Subtitles لم يعد هذه طريقة الحصول على الجزيرة في القرن 19
    Annen bu şekilde birbirimizi daha iyi tanıyacağımızı düşünmüş. Open Subtitles والدتك تعتقد أن هذه طريقة أفضل لنتعرف علي بعضنا.
    Bu dünyayı yeniden canlandırmak için bir yol. İşte bu bakış açısından çok heyecan verici olan da budur. TED هذه طريقة لإعادة الأرض هذا هو ماهو مثير جدا حول هذا التصور
    Orijinal fikir bana ait değil. Ama bu da başka bir yol. Devamını yaratmak için bir yaratıcı olarak çalışıyorum. TED أنا لم أتي بالفكرة الأصلية . لكن هذه طريقة أخرى عملت كمبتكر للتطوير
    Bir iyilik istemek için tuhaf bir yol! Seni sevdim, Jasjit. Open Subtitles هذه طريقة غريبة لطلب العمل " أنا أحبك يا " جاسجيت
    Çıkma teklifi için alışılmadık bir yöntem. Open Subtitles هذه طريقة غير معتادة للحصول على موعد غرامي
    Paramızı arttıracağız. Çok zekice bir yöntem, kârlı. Open Subtitles سوف ننمي أموالنا، هذه طريقة هدية، إنه رأس المال
    Başımın yarısını uyuşturdun mu? Yakınlaşmak için tuhaf bir yöntem, dostum. Open Subtitles هل قمت بتخديري ؟ هذه طريقة مخيفة للتعاون مع بعضنا البعض يا رجل
    Reform yaklaşımının farklı bir yolu bu. TED هذه طريقة مختلفة للوصول إلى التحسينات.
    Yeni çocuklara çıkışın seçenek olmadığını göstermenin etkili bir yolu. Open Subtitles هذه طريقة فعّالةٌ ليروا الأطفال أنّ الخروج ليس خياراً متاحاً
    Annenin sana burada olduğunu söyleme şekli bu. Open Subtitles هذه طريقة أمّك في إعلامكِ أنّها هنا.
    İşte böyle olacak! Hadi oyuna dahil olalım. Open Subtitles هذه طريقة سير الأمور هيا، ابدأي بالعمل
    Sakso çekmeyi tanımlamak için çok saçma bir yol bu "Penisimi ağzına aldı." Open Subtitles هذه طريقة مزرية لوصف ذلك "وضع قضيبي في فمك"
    Karşımdakinin beni anlamasını sağlamak için tuhaf bir yoldu. Open Subtitles كانت هذه طريقة غريبة لكى أجعل نفسى مفهوماً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد