Cal peptik ülser olduğuna göre, bu ilacı sadece enjeksiyonla alabilirdi. | Open Subtitles | اذا كان كال يعاني من قرحة هضمية فيجب عليه أن يأخذه بالحقن فقط |
Sindirim organları olmadığından içleri insanla dolduğu zaman bu şekilde dışarı atıyorlar. | Open Subtitles | لا يملك أعضاء هضمية اذا بعد أكلهم يلقوا بهم |
Ve en güçlü bünyelerde bile Sindirim problemi yaratmaya yetecek kadar acı biber. | Open Subtitles | والكثير من الفلفل الحـار لخلق مشكلة هضمية تؤثر على أقوى بنيـة جسدية |
Sindirim sistemi doğal, aşırı tükürük salgılaması yok. | Open Subtitles | ما من مشاكل هضمية ولا فرط في الإلعاب |
Öldükten sonra Sindirim sistemi, vücudunu çürüten bakteriler salgılamış, ama kömürdeki bataklık yosunları kimyasal olarak enzimlerle reaksiyonlaşıp onları hareketsizleştirmişler. | Open Subtitles | فبعد الموت... تفرز البكتيريا المعفنة انزيمات هضمية والتي تقوم بتحليل الجسم، لكن |