Daha fazla yaygara yapmadan, dinlemek ister misiniz? | TED | لذلك، ومن دون أن نكثر من الكلام، هل تودّون سماعه؟ |
Baksanıza, hepiniz taze hurma ister misiniz? | Open Subtitles | هل تودّون بعض المشروبات المنعشة؟ |
(Seyirciler: Evet.) Caroline Phillips: Sizi duyamadım. Dinlemek ister misiniz? (Seyirciler: Evet!) CP: Tamam. | TED | (الجمهور : نعم.) كارولين فيليبس : لم أسمع جيّدا. هل تودّون سماعه؟ (الجمهور : نعم!) كارولين فيليبس : حسنا. |
Onunla konuşmak ister misiniz? | Open Subtitles | هل تودّون التحدّث إليها؟ |
İyi bakalım. Ayaklanın, hepiniz! Ben ve insan yavrusu arasında kalmak mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | حسنًا، استفيقوا من غفلتكم، هل تودّون أن تكونوا حائل بيني وبين شبل البَشر؟ |
Benimle gelmek ister misiniz? | Open Subtitles | هل تودّون الذهاب معي ؟ |
Gelmek ister misiniz? | Open Subtitles | هل تودّون مرافقتنا ؟ |
"Çükümü siz görmek ister misiniz?" İnanılmaz! | Open Subtitles | "هل تودّون رؤية قضيبي؟" أمر لا يُصدّق |
Buradan gitmeyi mi burada ölmeyi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}هل تودّون مُغادرة المكان؟ |
Kostüm yapmak istiyorsunuz, demek. | Open Subtitles | هل تودّون أن ترتدوا أزياءاً؟ |
Bunu mu istiyorsunuz? - Evet | Open Subtitles | هل تودّون المخاطرة بذلك؟ |