| Anne, oturma odasında seninle konuşmak isteyen iki adam var. | Open Subtitles | أمي ، هناك رجلان في صالة الإستقبال يريدون الكلام معك |
| Mutfakta senin için dövüşen iki adam var. | Open Subtitles | هناك رجلان في المطبخ يتعارك عليك |
| - Binada iki adam var. | Open Subtitles | هناك رجلان في المبنى. |
| Ama ben ve baban gibi iki erkek bu kadar zaman aynı yazgıyı paylaşırlarsa birbirleri için belli sorumluluklar alırlar. | Open Subtitles | لكن عندما يكون هناك رجلان في موقف مثل الذي كنا فيه انا واباك طوال هذه المدة يصبح دائما لديك مسؤولية كبيرة تجاه الاخر |
| Kadınla dünyada yatabilecek iki erkek var ve onlar da aynı şehirde! | Open Subtitles | أعني , أن هناك رجلان في الكوكب قد يذهبا للفراش معها وها نحن في المدينة ذاتها! |
| Harold, sokağın karşısında kulaklık takılı iki adam var. | Open Subtitles | (هارولد)، هناك رجلان في الشارع يرتديان ملابس عسكرية |
| Bahçede iki adam var! | Open Subtitles | ! هناك رجلان في الحديقة |