Küçükken kötü bir şey olduğunda annem gözlerimi kapamamı söylerdi. | Open Subtitles | حينما كنت صغيرا و كان هناك شيء سيء يحدث كانت والدتي تقول لي ان اغلق عيناي |
kötü bir şey olmak üzere ve engellemek için yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | هناك شيء سيء على وشك أن يحدث و أحتاج لك لتساعدني في إقافه |
Çok kötü bir şey olmak üzereydi. | Open Subtitles | كان هناك شيء سيء على وشك الحدوث |
İçimden bir ses başına kötü bir şey geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | ..... أنا فقط لدى هذ الإحساس بداخلى بأن هناك شيء سيء حدث لك |
Bulaşık yıkamaktan nefret edersin, demek ki bir şeyler yolunda değil. | Open Subtitles | اذا انت تكرهين غسيل الاطباق مما يعني ان هناك شيء سيء |
Bulaşık yıkamaktan nefret edersin, demek ki bir şeyler yolunda değil. | Open Subtitles | اذا انت تكرهين غسيل الاطباق مما يعني ان هناك شيء سيء |
Bak. Ya o zamanlar sen kötü bir şey yaptın ya da sana biri bir kötülük yaptı. Hangisiydi? | Open Subtitles | أما انكَ فعلت شيء سيء بالماضى أو أن هناك شيء سيء حدث لكَ . |
O yüzden burada kötü bir şey olursa delirdiğini ve seni yatıştırmak zorunda kaldığımızı söylemek zorunda kalırım. | Open Subtitles | لذا إن كان هناك شيء سيء سيحصل هنا... سأضطر لقول أنك انفعلت... 725 00: |
kötü bir şey olacağını hissediyorsun. | Open Subtitles | انت تعلم بإن هناك شيء سيء سيحصل |
Orada kötü bir şey olmuş. | Open Subtitles | هناك شيء سيء حدث اتصل بي |
Yeter. Sana söz veriyorum... kötü bir şey olmayacak. | Open Subtitles | اعدك,ليس هناك شيء سيء سيحدث |
Yapılacak kötü bir şey varsa Xenstar yapıyormuş. | Open Subtitles | لو كان هناك شيء سيء قائم, فإن (زينستار) هي من تقوم به. |
Neredeydin? kötü bir şey oldu. | Open Subtitles | -انظري، هناك شيء سيء قد حدث . |