Kedi bakmaya uygun olduğunuzu görmek için bir süreç var. | Open Subtitles | هناك عملية يجب ان نمر بها لنرى ان كنتما مناسبين لوصاية القط |
- Çok iyi bildiğiniz gibi mitridatizm denen bir süreç var. | Open Subtitles | لأنك محصن كما تعلم هناك عملية تدعي ميثريدتس |
Hepimizin izleyeceği bir adım adım süreci var, saygılarımla şu andan itibaren buna uymanızı rica ediyorum. | Open Subtitles | الآن هناك عملية تبدأ خطوة بخطوة بالنسبة لنا جميعاً وأنا بكل إحترام أطلب منك من الآن فصاعداً أن تلتزم به |
Üyelik için bir kabul süreci var. | Open Subtitles | هناك عملية موافقة. |
Emin olun beni uzun, kaslı, toplumsal olarak mükemmel bir erkeğe bir gecede dönüştürebilecek bir ameliyat olsaydı, hiç durmadan yazılırdım. | TED | والآن، اسمع، إن كان هناك عملية جراحية سحرية بإمكانها أن تحولني إلى رجل طويل وعضلي ومثالي بليلة واحدة، سأجريها بلا تردد. |
Ancak sinirin üzerindeki baskıyı bitirecek bir ameliyat olabilirsin. | Open Subtitles | هناك عملية جراية يمكنها أن تزيل الضغط عن العصب |
Uzak Doğu'da gizli bir operasyon hazırlanıyor. | Open Subtitles | هناك عملية سرية على وشك البدء في الشرق الأقصى. |
Uzak Dogu'da gizli bir operasyon hazirlaniyor. | Open Subtitles | هناك عملية سرية على وشك البدء في الشرق الأقصى. |
Elleri ameliyat yapılmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو بأنّ هناك عملية جراحية أجريت ليدها. |
Limpet adında gözlerimizi ayırmamamız gereken bir operasyon var. | Open Subtitles | هناك عملية انفاذ تدعى لمبيت يجب علينا مراقبتها |
Bak takip etmemiz gereken bir süreç var. | Open Subtitles | انظر هناك عملية لمتابعة. |
Çünkü gerçekten ve sadece bu bilgilerle fiziksel subratlar içinde bilgi depolamak zorudadır. herhangi bir şey:bit nükleik asit alfabenin herhangi bir unsuru-- ve kesinlikle bir çok süreç var böylece bu bilgi sandığından çok uzun bir süre depolanabilir. bilgi bozulma ölçeklerinde | TED | لانها يجب ا ن تتم بتلك المفاهيم من المعلومات, بتخزين المعلومات ضمن ركائز فيزيائية اي شيء:بايتات ,احماض نووية اي شيء ذو ابجدية-- لنتأكد ان هناك عملية بحيث يمكن خزن هذه المعلومة لفترة اطول مما تتوقع المدى الزمني لتدمير المعلومات. |
Sinirin üzerindeki baskıyı bitirecek bir ameliyat olabilirsin. | Open Subtitles | هناك عملية جراحية يمكن أن تخفف الضغط على العصب |
Birkaç saat sonra, kötü gidecek bir ameliyat var. | Open Subtitles | بعد بضع ساعات, هناك عملية جراحية اختيارية ستفشل |
bir operasyon vardı. Adı Noel Projesi. | Open Subtitles | كان هناك عملية دعت عيد الميلاد مشروع. |
Lokhandwala anlaşması yapılmış. | Open Subtitles | هناك عملية فى لوكاندوألا يجب علينا مداهمتها |
Şu anda San Diego civarında yürüttüğümüz bir operasyon var. | Open Subtitles | هناك عملية نديرها الآن في دييغو... |