Şimdi dans edeceğim. Babam orada güzel kızlar var dedi. | Open Subtitles | سأرقص الان يقول أبى ان هناك فتيات جميلات فى الخارج |
Buturlin, onu koklayıp durma. Yukarda gerçek kızlar var. | Open Subtitles | بوترلن، توقف عن الشم، هناك فتيات جميلات بالأعلى |
Daha çok kız var ve daha az erkek. | Open Subtitles | هناك فتيات اكثر وليس هناك اولاد بما فية الكفاية0 |
Kızlardan bazıları kayıp! | Open Subtitles | هناك فتيات مفقودات |
Bilirsin, kızlar vardır, bir de orospular vardır. | Open Subtitles | تعلمين ، هناك فتيات عاديات وهناك فتيات شقيات |
Duygusal bir mayın tarlasını geçmeni gerektirmeyen kızlar da var. | Open Subtitles | تعرف أنه هناك فتيات آخريات لا يتطلبن عبور حقل ألغام عاطفي |
Başka kızların da olacağını sanmıştım. | Open Subtitles | حسبتُ أنه ستكون هناك فتيات آخريات |
Tabii ki orada başka kızlar vardı ama Jack bu durumlardan yara almadan kurtulmayı becerdi. | Open Subtitles | بالتأكيد .. كان هناك فتيات اخريات لكن جاك كان قادرا على ان يبحر من خلال تلك الاوضاع دون ان ينتقد بشدة |
Basketbol oyuncularıyla seks yapmak isteyen kızlar var. | Open Subtitles | اسمع ، هناك فتيات يحبون ان يمارسوا الجنس مع لاعبين كرة السلة |
Gidiyor musun? Hayır, merdivende beni bekleyen kızlar var. | Open Subtitles | لا , لا , هناك فتيات فى انتظارى عند السلالم |
Bu hapishanede tahtakuruları kaynadığı için kendilerine dezenfektan sıkan kızlar var ama işemek mi kural ihlali? | Open Subtitles | هناك فتيات يرشون انفسهم بالمطهرات لأن هذا السجن مزحوم بالبق ولكن التبول يعتبر مخالفه؟ |
- Öyle mi? Sorsunlar. - Güzel kızlar var. | Open Subtitles | دعيهم يسألون هناك فتيات جميلات |
Kendi başlarına sifonu çekmeyi öğrenmeden önce bu yarışmayı kazanmak için hazırlık yapan bir çok kız var. | Open Subtitles | هناك فتيات تدربوا على هذا من قبل ان يستطيعوا دفق ماء المرحاض بأنفسهم |
Bu evde çok fazla sahte kız var. | Open Subtitles | هناك فتيات مزيفات كثيرات بهذا المنزل |
Kızlardan bazıları kayıp! | Open Subtitles | هناك فتيات مفقودة |
Kızlardan bazıları kayıp! | Open Subtitles | هناك فتيات مفقودات |
Evet, belki hemen aranmaktan ya da bazı şeylerin çabucak söylenmesinden hoşlanmayan kızlar vardır. | Open Subtitles | اجل ، لربما ربما هناك فتيات لا تجب أن اتصل بها مباشرة أو أقول اشياء بسرعة ، ولكن خمنوا؟ |
Hiroshi, neden terasa çıkıp manzaranın tadını çıkarmıyorsun? Genelde sahilde voleybol oynayan çok hoş kızlar vardır. | Open Subtitles | (هيروشي)، لمّ لا تستمتع بالمنظر من الشرفة هناك فتيات جميلات تلعب الكرة الطائرة على الشاطئ |
Eminim ki öyle kızlar da vardır her ne kadar hiç görmemişsem de tecrübesizliği seven ve tatlı bulan. | Open Subtitles | أثق أن هناك فتيات لم أقابلهن أبداً يجدن عديم الخبرة لطيف نوعاً ما |
Başka kızların da olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انت تعلم ان هناك فتيات غيرها؟ |
Kızlar yurdunda da öyle kızlar vardı. | Open Subtitles | كانت هناك فتيات هكذا في نادي فتيات الجامعة. |
Yani, onun benimle konuştuğu gibi konuşan hiç kız yok, anlarsın ya. | Open Subtitles | ليس هناك فتيات يتحدّثن إليّ مثلما تتحدّث معي، أتعلم ذلك؟ |
Neden hep partide kızlar olacak diye düşünüyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعتقد دائماً أن هناك فتيات في الحفلة؟ |