Sonra kozmoloji var, Yukarıda çok büyük, çok uzak, ve yine bayağı garip. | TED | بعدها يأتي علم الكونيات، الذي هو هناك في الأعلى كبير جداً، بعيد جداً، وعجيب جداً أيضاً. |
Bir gün, bir arkadaşını da yanına alarak, Yukarıda ne olduğunu görmek için hiç halat ve alet kullanmadan bir Sekoya'nın tepesine tırmanmaya karar vermiş. | TED | و قرر مع صديق له أن يقوم بتسلق حر لسكويا. بدون حبال أو أي معدات لرؤية ما الذي يوجد هناك في الأعلى. |
Yukarıda sadece bir uydunuzun olduğuna inanmak zor. | Open Subtitles | يصعب تصديق أن قومك يملكون طائر واحد فقط هناك في الأعلى |
Yukarıda ilk kameramızı görüyorsunuz. | Open Subtitles | إذا لا حظتم هناك في الأعلى توجد أول كاميرا |
Yukarıda ilk kameramızı görüyorsunuz. | Open Subtitles | إذا لاحظتم هناك في الأعلى توجد أول كاميرا |
Yukarıda neler olduğunu kendi gözlerimle görmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا فعلا إشتريت تذكرتي أريد أن أرى مايحدث هناك في الأعلى بعيني |
Baban Yukarıda olduklarını düşünüyor. | Open Subtitles | أباك يعتقد بأنهم هناك في الأعلى لهذا السبب أباك يرش بول الذئب النتن لأخافتهم |
Yukarıda ise işler düzelmeye başladı. | Open Subtitles | هناك في الأعلى, الأمور بدأت تتحول الى هلام. |
Sevgilim Yukarıda, tamam mı? Anlamıyorsunuz. Lütfen... | Open Subtitles | عشيقي هناك في الأعلى, حسناً أنت لا تفهمني |
Yukarıda oksijensiz kalmak istemem. | Open Subtitles | لا أريد أن ينفذ الأوكسجين هناك في الأعلى |
Bir gün denize açıldığımda bilmek istediğim her şey Yukarıda olacak. | Open Subtitles | عندما أجهز للإبحار يوماً ما، كل ما احتاج معرفته سيكون هناك في الأعلى |
Radarımızı Yukarıda uçak varmış gibi kandırıyor. | Open Subtitles | ليظهر انّ هناك طائرات هناك في الأعلى بينما ذلك غير صحيح |
Yukarıda birbirinize bayağı sağlam tutunmuşsunuz. | Open Subtitles | أنتما حقاً تماسكتما ببعضكما هناك في الأعلى |
Yukarıda krallar gibi yaşıyor! | Open Subtitles | إنه يعيش عيشة الملوك ، هناك في الأعلى |
Yukarıda krallar gibi yaşıyor! | Open Subtitles | إنه يعيش عيشة الملوك ، هناك في الأعلى |
Nina, Yukarıda kimse var mı? | Open Subtitles | نينا، هل هناك احدٌ آخر هناك في الأعلى ؟ |
Cesedi şu an Yukarıda duruyor. | Open Subtitles | جثتها ملقاة هناك في الأعلى على الأرض |
çatı katı ya da öyle bir şey var Yukarıda. | Open Subtitles | آه ، يا صاح ، ذلك يشبه... . العلية ، أو شيء ما هناك في الأعلى. |
Yukarıda beni izlediğini görüyorum. | Open Subtitles | أراكَ هناك في الأعلى ، تراقبني |
Yukarıda önemin olmayacak. | Open Subtitles | لن تفيد بينما أنت هناك في الأعلى |