ويكيبيديا

    "هناك مجال" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yer var
        
    • yer yok
        
    • yer yoktur
        
    • yerimiz var
        
    • mümkün
        
    • alan
        
    Gel. Burada yer var. İkili şarkı söyleyebiliriz. Open Subtitles تعالى هنا, هناك مجال واسع لنغنى غناءا ثنائيا
    Bu ağaç kovuğunu bir düzinesi paylaşıyor. Ama daha çok yer var. Open Subtitles الدوزين يشترك فتحة هذهِ الشجرةِ، لكن هناك مجال واسع.
    Bu yerin giriş ve çıkışlarında lobideki güvenlik kameralarından kaçabileceği bir yer var mı? Open Subtitles هل هناك مجال داخل أو خارج المبنى أن تتجنب الكاميرات الأمنية في الإستقبال ؟
    Yanlız benim okulunda protestoya yer yok. Open Subtitles و لتعلم أن فى مدرستى ليس هناك مجال للإحتجاج
    Çünkü bu üniversitede, konuşma özürlülere yer yok. Open Subtitles اترى، لإننا في هذه الجامعه، لا يوجد هناك مجال للطلاب العاجزين عن التعبير
    Bombalarla ve delilerle dolu bir dünyada bazen, bilimsel kesinliğe yer yoktur. Open Subtitles وبعالممليءبالقنابلوالمجانين، فبعض الأحيان لا يكون هناك مجال للتأكيد العلمي.
    Sanırım herkese yetecek kadar yerimiz var. Open Subtitles اعتقد بأنكم ستجدون هناك مجال واسع للجميع
    Mesela tam şimdi toplara çok fazla odaklanırsam, aynı anda hem gevşeyip hem de sizinle konuşmam mümkün değil. TED لذا على سبيل المثال، الآن، إن ركزت كثيراً على الكرات ، لن يكون هناك مجال للاسترخاء والتحدث معكم في نفس الوقت.
    Bu yüzden üstlere yakın olduğumuz aslında tek bir alan var, o da öğretmenlerimize becerilerini geliştirmek için ihtiyaç duydukları yardımı vermekteki başarısızlığımızda. TED في الواقع هناك مجال واحد نقترب فيه من القمة، وهو فشلنا في تقديم المساعدة التي يحتاجها مدرسونا لتطوير قدراتهم.
    Kusura bakma ama bu davada üçüncü bir kişiye yer var mı tam emin değilim. Open Subtitles انظر,لكن لا اظن ان هناك مجال لشخص ثالث في هذه القضية
    Herkesin katılması için bir yer var. TED هناك مجال للجميع للمشاركة هنا.
    O karanlık ve soğuk yerde yalancılar için bayağı yer var, Scully. Open Subtitles هناك مجال واسع في تلك البرودةِ، المكان المُظلم للكذابين، Scully.
    - Burada bir sürü boş yer var. Open Subtitles هناك مجال واسع لناس أكثر- سيكون هناك واحد أقل على هذا المركب-
    İsa'nın üzerinde iki kişiye yer var mı? Open Subtitles هل هناك مجال لاثنين على هذه الطاولة؟
    Evet, ama alan çok ağaçlık. İnecek hiç yer yok. Open Subtitles نعم, فتلك المنطقة مشجرة بشدة وليس هناك مجال لليابس
    Bu görevde hataya veya ertelemeye yer yok. Open Subtitles مع هذه المهمة، ليس هناك مجال لتأخير أو خطأ.
    Hataya yer yoktur, yoksa bom. Open Subtitles ليس هناك مجال للخطأ لان اي خطأ سيؤدي الى انفجارها.
    Her seferinde "iş bilime gelince Tanrı'ya yer yoktur" diye sen değil misin? Open Subtitles كم مرّة قلت عندما يتعلق الأمر بالعلم ليس هناك مجال لله؟
    Yerel ve ulusal kısımlarda bir sorun yok. İhtiyacımız olursa siyaset bölümünde yerimiz var. Open Subtitles "الوطني" و "متروبوليس" جاهزة لا يزال هناك مجال في السياسة إن إحتجناها
    Yani, bundan sonra kesinlikle yok yere suçlanman mümkün olmayacak. Open Subtitles فلن تكون هناك مجال إطلاقاً لإتهامك خطأ بأي شيء
    Ve bence bu çok ilginç bir alan, çünkü yayıncılıktaki bu uzun kuyruğun altında çok büyük bir alan var. TED وأعتقد أن هذا مجال مثال بصورة غير عادية لأن هناك مجال مذهل تحت هذه السلسلة في النشر.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد