ويكيبيديا

    "هناك مجموعة من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir grup
        
    • bir sürü
        
    • kümesi var
        
    Ama bir grup parlayan gözleri olan kötü adam var dışarıda. Open Subtitles لكن هناك مجموعة من الرجالِ السيئينِ متوهجو العيونِ في الخارج هناك،
    İstasyonu dağıtan bir grup çocuk var. Bir şeyler yapmalısınız. Open Subtitles هناك مجموعة من الأولاد يعبثون بالمحطة، عليك أن تفعل شيئاً.
    Dışarıda dünyayı yöneten güçlü insanlardan oluşan gizli bir grup var. Open Subtitles هناك مجموعة من الأشخاص الأقوياء بالخارج الذين يتحكمون بالعالم في السر
    - Biliyorum. Büyük bir hayal kırıklığıyım. İmzalaman gereken bir sürü form var. Open Subtitles الآن هناك مجموعة من الإستمارات يجب أن تُوقعها، وسأقوم بتعبئة البقيّة لك لاحقاً.
    Bu delikli kartların üzerinde bir sürü boşluk vardı, Teşekkür ettim, teşekkürler. Tamam, şimdi burda ne yazıyor? TED وعلى هذه البطاقات المثقبة كانت هناك مجموعة من الثقوب، فقلت لهم، شكرًا لكم، شكرًا لكم، حسنًا، ماذا لدينا هنا؟
    Bacak iliğinde etkilenmiş bir hücre kümesi var. Open Subtitles هناك مجموعة من الخلايا المصابة في النخاع في عظمة الفخذ
    İlk olarak, bir grup insan Indus yazısının kesinlikle bir dili temsil etmediğine dair ateşli bir inanca sahip. TED أولا ، هناك مجموعة من الناس المتحمسون جدا في اعتقادهم على أن كتابة اهل السند لا تمثل لغة على الإطلاق.
    Son bir grup daha var ki, Indus halkının, bugün Güney Hindistan'da yaşayan insanların ataları olduğu kanısındalar. TED هناك مجموعة من الناس يعتقدون أن الشعب الاندوس كانوا أسلاف الناس الذين يعيشون في جنوب الهند اليوم.
    Şimdi çok geniş bir grup insan birlikte verimli çalışabilmemiz için gerekli araçları geliştiriyorlar. TED الآن هناك مجموعة من الناس يبنون أداة نحتاجها للقيام بالأمور معا بشكل أكثر فاعلية.
    bir grup gitmeye hazır yakışıklı epidemiyolojist, harekete geçiyor ve durumu düzeltiyorlar, fakat bu sadece saf bir Hollywood. TED هناك مجموعة من علماء الأوبئة الوسيمين مستعدين للذهاب، أنهم يتحركون، يقومون بإنقاذ الناس، ولكن هذا مجرد تمثيل.
    bir grup araştırmacı da yapay zekâyı resimlerde karabalığı saptaması için eğitmişti. TED وكان هناك مجموعة من الباحثيين الذين دربوا ذكاء اصطناعي على إيجاد هذه السمكة في الصور.
    İleride köşede, bir grup polis vardı. Open Subtitles عند مفترق الطريق كان هناك مجموعة من الشرطة
    Cuma günü bir grup Kolombiyalı geliyor. Open Subtitles هناك مجموعة من الكولومبيين سيأتون يوم الجمعة
    Orada bir grup doktor var, son kalanlar. Open Subtitles هناك مجموعة من الأطباء وهو المكان الأخير
    Orada bir grup doktor var, son kalanlar. Open Subtitles هناك مجموعة من الأطباء وهو المكان الأخير
    Dışarıda bir sürü polis ve savcı yardımcısı... köpek gibi iz sürüyorlar. Open Subtitles هناك مجموعة من الشرطيين و المدعين العموم, تبحث فى كل مكان عن الأدلة,
    Dışarıda silahlı bir sürü adam var. Open Subtitles هناك مجموعة من الرجال في الخارج يحملون أسلحة.
    Hey, Ray. Yukarıda yarım bir sandviç ve ona dadanan bir sürü karınca var. Open Subtitles هيي راي هناك مجموعة من النمل تتحرك نحو بقايا شطيرة هنا
    Dışarıda bununla ilgili şaka yapmak isteyen bir sürü kamera var Mick. Open Subtitles هناك مجموعة من الكاميرات منصبة بالخارج من هناك منتظرة أن تجعل مهزلة من ذلك
    Bu tarafa doğru gelen bir sürü serseri var. Open Subtitles هناك مجموعة من الغوغاء يأتون من هذا الطريق
    Bacak iliğinde etkilenmiş bir hücre kümesi var. Open Subtitles هناك مجموعة من الخلايا المصابة في النخاع في عظمة الفخذ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد