"هناك نظرية" - ترجمة من عربي إلى تركي

• teori var
• teori vardır
• bir teori

Kuantum fiziğinde zamanın sabit olmadığıyla ilgili bir teori var.
هناك نظرية في الفيزياء حيث لا يمكن تغيير الزمن فيها

Bilmiyoruz ama "süpersimetri" adında bir kısmını açıklayabilecek bir teori var.
لا علم لنا. لكن هناك نظرية تسمى التناظر الفائق، تستطيع شرح ذلك.

Siyasi durumu değiştirmek için kasten başbakan atandığınıza dair bir teori var ne diyorsunuz?
هناك نظرية تقول انه تم ترشيحك كرئيس لتغير الحالة السياسية ما هو رأيك؟

Quantum fiziğinde bir teori vardır. Zaman sabit değildir.
هناك نظرية فيزياء الكم، لا يمكن خداع ذلك الوقت.

Kuantum fiziğinde bir teori vardır. Zamanın akışı değiştirilemezdir.
هناك نظرية في الفيزياء الكمية، ذلك الوقت هو ثابت.

Ona göre altta yatan daha iyi bir teori olmalıydı.
يعتقد أنه ينبغي أن تكون هناك نظرية أفضل كامنة وراءه.

Şimdi, süper simetri denen bir teori var, standart modeldeki parçacıkları ikiye katlıyor. Bu, ilk bakışta, bir sadeleştirme gibi gözükmüyor.
الان هناك نظرية اسمها التناظر الفائق، و هى تضاعف عدد الجسيمات فى النموذج القياسي. و الذى، لأول وهلة، لا يبدو كأنه تبسيط.

Etonların ketum olduklarına dair bir teori var.
هناك نظرية في الخدمة بأن "الأيتونيين" رصينون.

İpuçlarına bakmadığın örüntü tanıma denen bir teori var ama ben bunun yaptırım açısından karşısındayım çünkü geleneksel okuma yaptırımlarında diğer okülomotorla gözün anlık hareket dizisi ve sabitleşmesi çözülebilir bir çapraz bulmaca verir.
هناك نظرية عن التعرف على الأنماط بحيث لا تكونين مضطرة للنظر إلى الدلائل الممنوحة لكنني إكتشفت ان الحل الأفقي عوض العمودي يساعد

Komiser Denton'dan aldığınız aramayı eşinizden gizlemeye çalıştığınıza dair bir teori var.
هناك نظرية بأنك تحاول الإخفاء عن زوجتك

Orada bir teori var mı yoksa nafile uğraş mı yapıyorsunuz?
هل هناك نظرية هنا، أو أنك تتمسكين بقش؟

bir teori var: Erkekler içten içe karılarının deli olmasından korkarmış ve kadınlar da kocalarının ezik olmasından korkarmış.
هناك نظرية أنّ الرجال يخشون سرا أنّ زوجاتهم مجنونات، والنساء تخشين سرا أن أزواجهنّ...

Aniden ortadan kaybolduğunu iddia eden bir teori var.
هناك نظرية تقول ان يوحي انه اختفى فجأة.

Ancak şimdi yeni bir teori var.
لكن الآن، هناك نظرية جديدة.

Artık bir teori var.
الآن هناك نظرية .

Gözün ortaya çıkmasının aslında Kambriyen patlamasını, bu Evrimsel Big Bang'i tetiklediğine dair kuramsal bir teori vardır.
هناك نظرية تخمينية تقول ...أن ظهور العين هو في الحقيقة الزناد الذي تسبب في انفجار عصر "كامبرين" او الانفجار التطوري الكبير

1950'lerde insanlar süper sıvı helyum'un nasıl çalıştığını anlamaya çalışıyorlardı. bir teori vardı.
في عام 1950 كان العلماء يحاولون اكتشاف ماهية ميوعة الهيليوم القسوى وكان هناك نظرية

İlkin elinde gezegen halkaları hakkında bir teori yoktu.
بادئ ذي بدء، لم يكن هناك نظرية لحلقات الكواكب.