ويكيبيديا

    "هناك واحد فقط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Sadece bir tane
        
    • Sadece bir kişi
        
    Hepsi bir arada. Ama aslında Sadece bir tane var. Open Subtitles يعكس شخصا واحد والكل ولكن في الحقيقة هناك واحد فقط.
    - Biz sadece bir Unas öldürdük. - Ben Sadece bir tane var sanıyordum! Open Subtitles لقد قتلنا أوناس واحد كنت أعتقد أن هناك واحد فقط
    Şimdiden sonra Sadece bir tane olacak. Open Subtitles حسنا, سيكون هناك واحد فقط من الآن فصاعدا
    Etkilemek istediğim Sadece bir kişi var. Open Subtitles بالحقيقه هناك واحد فقط.. شاب واحد اريد ابهاره
    Yoldan şaşmayan Sadece bir kişi olmuştu. Open Subtitles كان هناك واحد فقط الذي لم يكن ينحرف عن الصراط
    Sadece bir tane var ve onu saklayacaklar... ama ben onu bulacağım. Open Subtitles سيكون هناك واحد فقط وسيخفونه لكنني سأجده
    - Sadece bir tane Robert Redford var. Open Subtitles هناك واحد فقط هو روبرت ريدفورد.
    Şimdi ilk kez, paylaşılamayan bir şey vardı çünkü Sadece bir tane vardı. Open Subtitles الآن،للمرةالأولى،كان هنا الشيءالذيلا يمكنأنتكون مشتركة... ... لأنه كان هناك واحد فقط منه .
    Sadece bir tane olması gerekiyordu! Open Subtitles كان من المفترض أن يكون هناك واحد فقط
    Seabrook'ta Sadece bir tane otel var. Open Subtitles حسنا ، هناك واحد فقط فندق في سيبروك.
    Adresini sorduğumda herkes, Goa'da Sadece bir tane dürüst bir çocuk kaldığını söyledi. Open Subtitles عندما سَألتُ عن عنوانَكَ... قالَ كُلّ شخصُ هناك واحد فقط مُحْتَرم وصادق في جوا انه أنت
    Sadece bir saldırı oldu. Sadece bir tane saldırı oldu... Open Subtitles لم يكن هناك سوى واحد كان هناك واحد فقط
    Sadece bir tane var. İşte, ben polisi çağıracağım. Open Subtitles هناك واحد فقط هذا هو ، سأتصل بالشرطة
    Sadece bir tane Ekranda bir tane var. Open Subtitles هناك واحد فقط. أنه بمفرده... واحد فقط
    Sadece bir tane var, onu hemen kavururum. Open Subtitles هناك واحد فقط سأحرقه بسرعة
    - Kızdan Sadece bir tane var. Open Subtitles هناك واحد فقط عليها.
    İstediğin gibi dalga geç ama aramızda Sadece bir kişi benim neredeyse yaptığım şeyi neredeyse yapacak kadar cesur. Open Subtitles قم بالنكات كما تريد ، لكن هناك واحد فقط منا شجاع بما فيه الكفاية كي يوشك على أن يفعل ، ما أوشكت على فعله
    Daha sonra Sadece bir kişi oluyor. Open Subtitles ثم، في وقت لاحق، هناك واحد فقط
    Sadece bir kişi kalırsa, hayatta kalma şansı olur. Open Subtitles إذا كان هناك واحد فقط ، يمكن له أن يعيش
    - Kendisini... - Sadece bir kişi var. Open Subtitles لقد أقتنعت بذلك هناك واحد فقط
    Sadece bir kişi var ve nerede olduğunu da biliyorum. Open Subtitles هناك واحد فقط وأعرف أين هو

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد