Ne yapacaksın, tüm bu ölü adamlarla ormanda mı kalacaksın? | Open Subtitles | ماذا ستفعل، ستبقى هنا في الغابة مع كلّ الرجال الميّتين؟ |
ormanda benimle birlikte kalabileceği konusunda ona söz verdim. | Open Subtitles | لقد وعدته بأنه بإمكانه البقاء هنا في الغابة معي |
Aslında, o çocuğun tam burada ormanda olduğunu duyduk. | Open Subtitles | لنذهب في الواقع ، سمعنا أن هذا الصبي هنا في الغابة |
Burada ormanın içindeyiz... ve herhangi bir yönde çok fazla uzağı göremiyoruz. | Open Subtitles | فكما تلاحظ نحن هنا في الغابة وليس بوسعنا الرؤية بعيداً في أي اتجاه. |
Bilmiyorum, ama ayakları çıplak, cepleri boş, giyeceklerinde isim yazmaz bir hâlde ormanın içindeler. | Open Subtitles | لا أعرف لكنهم هنا في الغابة دون أحذية و جيوبهم خالية و لا توجد بطاقات على ملابسهم |
Ben de onu diyorum. Önce köyde fark etmiştim, şimdi bu ormanda da var. | Open Subtitles | بالضبط , لاحظت هذا أول مرة في القرية والآن هنا , في الغابة كذلك |
Beni, yemek isteyen vampirlerle dolu bir ormanda yalnız mı bırakıyorsun? | Open Subtitles | هل تتركني هنا في الغابة وحيدة؟ في منطقة مليئة بمصاصي الدماء الذين يريدون أكلي؟ |
- Belki de en iyisi bu ormanda insanlardan uzak durmanızdır. | Open Subtitles | حسنـًا، ربّما حدوث ذلك أفضل هنا في الغابة |
Görünüşe göre ormanda sinyal alamıyor. | Open Subtitles | على ما يبدو، انهُ لا يحصل على .إشارة هنا في الغابة |
Sen de{\fnComic Sans MS} bu düşünceyi paylaşan diğer insanlarla bu ormanda yaşamayı sürdürebilirsin. | Open Subtitles | بوسعك العيش هنا في الغابة مع مُعتنقي نفس تفكيرك. |
Buradan iki mil uzakta, ormanda... | Open Subtitles | حسناً ، على بعد ميلين من هنا في الغابة... |
ormanda, Hanımefendi. ormanda pembe bir ceket bulunmuş. | Open Subtitles | أحدهم وجد سترة وردية هنا في الغابة |
Hayır. Seni yakaladık çünkü sen ormanda... | Open Subtitles | لقد أسرناكِ لأنّك كنت هنا في الغابة |
Hatta bu ormanda dönüşmem anlamına gelse bile. | Open Subtitles | حتى إن كان ذلك... يعنى التحول هنا في الغابة معهم. |
ormanda yaşamamıza kesinlikle müsaade etmez. | Open Subtitles | انها بالتأكيد لن أسمح لنا تعيش هنا في الغابة . |
Ama bizim savaşımız burada ormanda gerillalara karşı. | Open Subtitles | لكن معركتنا هنا في الغابة ضد المتمردين |
ormanda insan biraz sakarlaşıyor. | Open Subtitles | نحن خرقى هنا في الغابة |
Bilmiyorum, ama ayakları çıplak, cepleri boş, giyeceklerinde isim yazmaz bir hâlde ormanın içindeler. | Open Subtitles | لا أعرف لكنهم هنا في الغابة دون أحذية و جيوبهم خالية و لا توجد بطاقات على ملابسهم |
Buralarda ormanın içinde bir yerlerdeymiş. | Open Subtitles | يفترض أن تكون موجودة في مكان هنا في الغابة |
Beni öldürecek misin, sonradan hayatının tüm geri kalanını bu ormanın içinde saklanıp güle oynaya mı geçireceksin? | Open Subtitles | هل ستقتلني.. وتختبئ هنا في الغابة لبقية حياتك وتعيش بسعادة إلى الأبد؟ |