Ben, ikinizin de bir hata daha yapmayacağına emin olmak için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأتأكد ألاّ يقترف أيّ منكما خطأً آخر. |
Buraya bu ailenin de aynısını yaptığından emin olmak için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأتأكد من أن تفعل هذه العائلة المثل |
Doğru kararı vermiş mi diye emin olmak için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأتأكد أنها ستتخذ القرار الصحيح |
Ona iyi bir şekilde bakıldığından emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | أنا هنا لأتأكد فقط من أنها. تتلقى العناية اللازمة |
Valinin özel kalemiyim ve idamının bir aksilik olmadan başarıya ulaştığından emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | و أنا هنا لأتأكد من أن أعدامكَ سيجري بدون عوائق |
Hiç doğmayacağına emin olmak için geldim. | Open Subtitles | أتيت إلى هنا لأتأكد بأنه لن يولد أبداً |
Ben ülkeden ayrılmadan komadan çıkmadığından emin olmak için geldim. | Open Subtitles | ... جئت هنا لأتأكد أنك لم تفق من الغيبوبه قبل مغادرتى للبلاد ولكن . |
Buradan ayrıldığınıza emin olmak için geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأتأكد أنكم ستغادرون |
İşlerin yolunda gittiğinden emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | انا هنا لأتأكد ان الامور تسير بسهولة |
İşlerin yolunda gittiğinden emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | انا هنا لأتأكد ان الامور تسير بسهولة |
Böyle bir şeyin bir daha yaşanmayacağına emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | وأنا هنا لأتأكد بأن هذا لن يحدث مجدداً |
Ben de bu yeminini tuttuğundan emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | و أنا هنا لأتأكد من أنك ستحافظ على عهدك |
Senin Huzur Kitabı'nı alacağından emin olmak için buradayım. | Open Subtitles | - أنا هنا لأتأكد من أنك ستعيد كتاب السلام . |