Maalesef ben de bilmiyorum ki bu yüzden burada olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | حسنا، ولسوء الحظ أنا لا أعلم أيضا، لذا أفترض أنّك هنا لهذا السبب. |
İstediği bu. bu yüzden burada. | Open Subtitles | توقفا، إنّ هذا ما تريده إنها هنا لهذا السبب. |
Evet, şanslıydım ama bahse girerim ki bu yüzden burada değilim. | Open Subtitles | نعم , أنا محظوظ جدّاً , لكنّي أراهن أنني لستُ متواجدٌ هنا لهذا السبب |
- Ben onun için geldim. | Open Subtitles | -لكننى هنا لهذا السبب |
Ayrıca, Tanrı ve Lorraine bir sebeple seni buraya getirdiler. | Open Subtitles | و هو و لورين نفسها جلبتك الى هنا لهذا السبب |
Bize anlatabilirsin, çünkü biz senin güvende hissetmen için buradayız. | Open Subtitles | يمكنك أن تخبرينا بذلك لأننا هنا لهذا السبب لنشعرك بالأمان |
Buraya bunun için geldin, değil mi? | Open Subtitles | ألست هنا لهذا السبب ، أليس كذلك؟ |
bu yüzden burada olduğunuza eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنكم هنا لهذا السبب. |
Ama bu yüzden burada değilim. | Open Subtitles | لكني لست هنا لهذا السبب. |
bu yüzden burada değil miyiz? | Open Subtitles | نحن هنا لهذا السبب |
Ben de, kendimi bu yüzden burada sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أني هنا لهذا السبب |
bu yüzden burada değilim. | Open Subtitles | كما أني لم آت هنا لهذا السبب |
- Ben onun için geldim. | Open Subtitles | -لكننى هنا لهذا السبب |
Ayrıca, Tanrı ve Lorraine bir sebeple seni buraya getirdiler. | Open Subtitles | ولورين نفسها جلبتك الى هنا لهذا السبب |
Ama sonuçta hayır işi için buradayız. | Open Subtitles | لكن نحن هنا لهذا السبب |
Buraya bunun için gelmedim... Doktor. | Open Subtitles | لست هنا لهذا السبب يا طبيب |