Birisi için özel bir yemek yapmak istiyorum, ama önceden, hiç Hint yemeği yapmamıştım. | Open Subtitles | أودْ أن أُعد طعاماً مميزاً . ولكنني لم أطهو طعاماً هندياً من قبل |
Bunu kaçırdığıma inanamıyorum. Hint yemeği yeyip duruyorum. | Open Subtitles | لست أصدق أني فوّت ذلك لأتناول طعاماً هندياً |
Eğer vatandaşlık seçme şansınız yoksa, o zaman erkek bir Hintli olmak istersiniz. | TED | فاذا كان ليس بوسعك أن تختار قوميتك, ستختار في حينها أن تكون رجلاً هندياً. |
Bir keresinde, Hintli bir çocukla çıkıyordum, ve bir atın böbrek üstü bezlerini çiğnedim. | Open Subtitles | و احدى المرات واعدت رجلاً هندياً و مَضغتُ على غدّة الحصانِ الكظرية |
Bu sana kalmış. İster beyaz, ister Kızılderili, ister Meksikalı ol. | Open Subtitles | الأمر راجع إليك يمكنك أن تكون رجلاً أبيض أو هندياً أو مكسيكياً |
Sanırım bu Kızılderili olup olmamanızla ilgili. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعتمد على ما إذا كنت هندياً أم لا |
Ordu, birkaç yerli çocuğun kirlenmiş şişeler çıkartmasını ve hasta olmasını ister mi? | Open Subtitles | هل يريد الجيش صبياً هندياً ليحفر قارورة ملوثة ويمرض؟ |
Yani Britanya'daki bir Hindu çocuk bir El-Kaide savaşçısı ve en çok aranan uluslararası teroristi oldu, İnsanların ona biçtiği Hindu, Hindistanlı ya da İngiliz kimliğini reddedip başka birisi oldu. | TED | إذاً إن هذا الشاب الهندوسي البريطاني أصبح عضواً في تنظيم القاعدة وواحداً من أكثر الإرهابيين المطلوبين دولياً، وتجاهل ما سيدعوه الناس به سواءً هندوسياً أو هندياً أو بريطانياً، وأصبح شخصاً آخر. |
Pakistan'da bir Hintliysen kesin Hint ajanısındır. | Open Subtitles | إذا أنت هندي في باكستان، أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ جاسوساً هندياً. |
Madem o bir Hint, peki halk için ne yaptı ? | Open Subtitles | إذا كان هندياً حقاً فماذا عمل لصالح الشعب الهندي ؟ |
- Hint yemeği almak için çıktığımı sanıyor. | Open Subtitles | إنّها تعتقد أنّني خارج لإحضار طعـاماً هندياً. |
Doğru. Peşi sıra 20 Hint olsa? | Open Subtitles | لكن ماذا لو واعدت ـ20 هندياً على التوالي؟ |
Eğer o bir Hintli olsaydı sen beni Punjab'a geri mi göndereceksin? | Open Subtitles | إذا كان هندياً ,هل ستعيدني إلى البنجاب ؟ |
Bir Hintli'yi yılanla korkutmaya çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولتُ أن أخيف رجلاً هندياً بواسطةٍ أفعى |
Yemek Hintli birinden çıkmasa Şükran Günü olmazdı zaten. | Open Subtitles | لن يكون عيد شكر بدون أن يُعد هندياً الطعام. |
Sana bir şey olursa o zaman hükümet diyecek ki, Hintli bir vatandaş bile değildi. | Open Subtitles | إذا حدث أي شئ لك فستقول الحكومة ، أن لم يكن مواطناً هندياً على الإطلاق |
Anne babam Kızılderili olsaydı şimdi ben de Kızılderili'ydim. | Open Subtitles | لو كان أبواي من الهنود الحمر سأكون هندياً أحمر |
Aynı gün gerçek bir Kızılderili ile tanıştım. | Open Subtitles | لاحقاً في ذات اليوم قابلت هندياً حقيقياً |
Kızılderililere ayrılmış bölgede küfelik olana kadar içiyorsunuz fakat karaciğer nakli olan bir tane bile Kızılderili görmedim. | Open Subtitles | في المجتمع الهندي، أنتم تشربون حتى تصابون بالإعياء ولكنّني لم أسمع من قبل أن هندياً قام بزراعة كبد في جسمه |
Öyle ama ben yerli değilim! | Open Subtitles | إنه طبق هندي حسناً ، أنا لست هندياً |
Hindistanlı birisiyle evlenmem yönünde ailemden büyük baskı görüyorum. | Open Subtitles | هناك ضغط كبير من والديّ لكي أستقرّ وأتزوج شاباً هندياً |
Çünkü kızımızın benim gibi bir Hintliyle... benim gibi biriyle çıkmasını istemiyordun. | Open Subtitles | ..لأني لم أرد أن رجلاً هندياً مثلك أن يشعربالخزي بصحبة إبنته |
Ayrıca o bir Kızılderiliydi. | Open Subtitles | وكان هندياً |