Ordu benim hayatım. 8 yılımı verdim buna. | Open Subtitles | الجيش هو حياتي. أنا ضحوا لمدة ثماني سنوات. |
Hadi ama, Gloria. Burası benim hayatım. | Open Subtitles | بالله عليك يا غلوريا هذا المكان هو حياتي |
Hemşirelik benim hayatım. Bunu tehlikeye atamam. | Open Subtitles | التمريض هو حياتي , لا يمكنني أن أخاطر بذلك |
Sen buraya yeni atandın ama bu iş benim hayatım. | Open Subtitles | انت كلفت بمهمة فقط. هذا العمل هو حياتي. |
Sesim, benim hayatımdır. | Open Subtitles | . صوتي هو حياتي |
Akademi benim hayatım,Tom. Sanırım sadece anlamıyorsun. | Open Subtitles | الوسط الأكاديمي هو حياتي "توم " لكني أظنك لا تفهم |
Burası buzdan yapılmış bir saray. Buz benim hayatım! | Open Subtitles | إنّه قصر مصنوع من الجليد، الجليد هو حياتي! |
Bu benim hayatım. Sadece biraz dışarda vakit öldürüyorum. | Open Subtitles | هذا هو حياتي أنا أفعل مجرد رياضة |
Bu benim hayatım ve kalan hayatımı seninle geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | هذا هو حياتي وأريد أن قضاء بقية معك. |
Yani bu mekân ve ailemiz benim hayatım. | Open Subtitles | اعني هذا المكان وعائلتنا هو حياتي |
Amigoluktan atılamam. Bu takım benim hayatım. | Open Subtitles | لا يمكنني إحتمال طردي , الفريق هو حياتي |
Bütün bu şeyler, bir süre sonra benim hayatım oluyor. | Open Subtitles | ذلك الشيء هو حياتي. |
- 10 yaşındayım. Televizyon benim hayatım. | Open Subtitles | - عمري 10 سنوات، التلفاز هو حياتي |
- Ama, efendim, işim benim hayatım. | Open Subtitles | سيّدي، إنّ عملي هو حياتي |
Sadece de ki, "Phoebe, seni seviyorum ama işim benim hayatım." | Open Subtitles | قل "فيبي انا احبك ولكن عملي هو حياتي |
Tanrı benim hayatım! | Open Subtitles | لأبناء الله الله هو حياتي |
Evet arkadaşlar, eğlendirmek benim hayatım. | Open Subtitles | الترفيه هو حياتي. |
Biyolojik mirasın seni endişelendiriyorsa benim hayatım üstüne bir müzikal yazmakla kalmayıp beni canlandıran aktörle beraber yaşayan bir oğlanın babası olarak diyorum ki, her şey tanımlandığı gibi değil. | Open Subtitles | إذا كنت قلقة على إرثك البيولوجي فبصفتي والد الشاب الذي لم يكتف بتأليف مسرحية موسيقية موضوعها الأساسي هو حياتي... بل أصبح على علاقة عاطفية مع الممثل الذي يجسد شخصيتي، فصدقاً ياعزيزتي |
Ve bu iş benim hayatım. | Open Subtitles | وهذا أزعج، بل هو حياتي. |
Ve ikincisi ise burada behsettiğimiz benim hayatım. | Open Subtitles | وثانياً، ما نتحدث عنه هو حياتي . |
- Aşk benim hayatımdır. - Hayır. | Open Subtitles | الحب هو حياتي - لا , الحب هو شغلك - |