Bak, Blair benim en iyi arkadaşım ve sen onun erkek arkadaşısın. Ve o seni seviyor. | Open Subtitles | (بلاير) أعز صديقاتي و أنت عشيقها، و هي تحبك |
Bak, Blair benim en iyi dostum, sen de onun erkek arkadaşısın.. - o seni seviyor. | Open Subtitles | (بلاير) أعز صديقاتي و أنت عشيقها، و هي تحبك |
Eh, o seni seviyor. | Open Subtitles | . حسنا , هي تحبك |
Sen onu seviyorsun ve O da seni seviyor, bu aşikâr. | Open Subtitles | من الواضح أنك تحبها و هي تحبك |
O da seni seviyor mu? | Open Subtitles | ـ نعم ـ هل هي تحبك ؟ |
O Senden hoşlanıyor olabilir, ama ben hâlâ kararımı vermedim. | Open Subtitles | ربما هي تحبك , لكنني لم أقرر بعد |
Bu kadın seni seviyor. | Open Subtitles | هي تحبك |
o seni seviyor ve sen de onu seviyorsun. | Open Subtitles | هي تحبك و أنت تحبها |
Jim, o seni seviyor. | Open Subtitles | (جيم), هي تحبك. |
Larry, o seni seviyor. | Open Subtitles | لاري) , هي تحبك) –. |
o seni seviyor mu? | Open Subtitles | -هل هي تحبك ؟ |
O da seni seviyor mu? | Open Subtitles | و هل هي تحبك ؟ |
Senden hoşlanıyor olmasının anlamı büyük. | Open Subtitles | في الحقيقة هي تحبك كثيرا |
Bu yüzden kadın seni seviyor. | Open Subtitles | لهذا هي تحبك. |