Bildiğiniz gibi yakınlarda düğün gününde terk edilmiştim. | Open Subtitles | والآن ، كما تعلمون ، لقد هُجِرت على المذبَح مؤخراً وأسوأ ما في ذلـك |
Ve düğün gününde terk edilmenin en kötü tarafı ne mi? Yani, düğün gününde terk edilmenin kendisini bir kenara koyarsak ondan sonra olanlardır. | Open Subtitles | أعني , من الجهة الأخرى في حقيقة أنني هُجِرت على المذبح هو ما يـأتي لاحقاً |
Çok fazla terk edilmene rağmen yine de bana tam olarak yardım edemiyorsun. | Open Subtitles | إذا لا يمكنك تقديم أي عون حقيقي لي على الرغم من أنك هُجِرت كثيراًَ |
Kilise, yüz yılı aşkın süredir... terk edilmiş durumda. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، هذه الكنيسة قد هُجِرت لأكثر من مئة عام. |
Bu kilise 100 yıldan fazladır terk edilmiş hâlde. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، هذه الكنيسة قد هُجِرت لأكثر من مئة عام. |