ويكيبيديا

    "هُناك طريقة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yolu var
        
    • bir yolu
        
    • yolu vardır
        
    • yol var
        
    • yolu yok
        
    • yolu daha
        
    Bunu anlamanın tek yolu var, değil mi. Open Subtitles حسناً . هُناك طريقة واحدة أن نكتشف هذا , أليس كذلك ؟
    İstediğini elde etmenin daha kolay bir yolu var. Open Subtitles هُناك طريقة أسهل بكثير للحصـول على ما تريد.
    Ve geleceğe bakmanın da bir yolu yok. Open Subtitles و لا يوجد طريق للنظر إلى المُستقبَل أم أن هُناك طريقة ؟
    Onların hayal gücüne göre böyle bir şeyin gerçekleşmesinin tek bir yolu, onlar için tek bir cevabı vardı; Open Subtitles كان هُناك طريقة واحدة لأن يخطر شيئاً كهذا في مخيلتهم إجابة واحدة فقط لهم
    Mükemmel çileği seçmenin tek bir yolu vardır. Open Subtitles أتعلمين ، هُناك طريقة واحدة فقط لإختيار الفراولة المثالية
    Evet, sanırım bu piçi yakalayabileceğimiz bir yol var. Open Subtitles أجل , أظن أنّه هُناك طريقة لنلقي القبض على ذاك الحقير
    Kocanın metresiyle tanışmanın iyi bir yolu var mı? Open Subtitles هل هُناك طريقة محتــرمة لمقابلة عشيــــقة زوجِك؟
    Rosenthal'ı yakalamanın bir yolu var mı diye konuşabilir miyiz? Open Subtitles ما إذا كانت هُناك طريقة لإيجاد روزينتال إعتماداً على أنفسنا ؟
    - Daha kolay bir yolu var. Öğrenci birliği üyeleri sırlarını söylemeyi seveler. Open Subtitles هُناك طريقة أسهل، ففتيان الأخويّة يعشقون التحدّث.
    Bu işten kurtulmanın bir yolu var. Open Subtitles و هُناك طريقة وحيدة للتملص من هذا.
    Kalabilmenin bir yolu var. Open Subtitles هُناك طريقة واحدة تُمكنك من البقاء.
    Bunu ispatlamanın tek bir yolu var. Open Subtitles هُناك طريقة واحدة أكيدة لإثبات ذلك.
    Başka bir yolu olmalı. Seni burada bırakamam. Open Subtitles كلاّ، لابدّ أنّ هُناك طريقة أخرى، فلن أترككِ هُنا.
    Onu eşim yapmanın bir yolu yok çünkü o kilise ile evli. Open Subtitles لكن لم تكُن هُناك طريقة أستطيع بها جعلها تخصني بالنظر إلى أنها كانت
    Bunu sormanın kibar bir yolu yoktur, değil mi? Open Subtitles حسناً، ليس هُناك طريقة مهذّبة للتحقّق من ذلك، أليس كذلك؟
    Bir kurtadamı öldürmenin tek bir yolu vardır. Open Subtitles هُناك طريقة واحدة لقتل مُستذئب...
    Belki de başka bir yolu vardır. Open Subtitles ربّما هُناك طريقة أخرى.
    Seçilecek tek yol var dostlar, o da şu anda avucumun iinde. Open Subtitles هُناك طريقة واحدة لضمان ذلك أيها الرجال وهو هُنا في يدي
    Ayrıca kötü adamımızı bulmak için daha kolay bir yol var. Open Subtitles بالإضافة إلا أنه هُناك طريقة أفضل للإمساك بذلك الرجل
    Ama geçmişe seyahat etmenin bir başka yolu daha var, son zamanlara kadar çok mantıksız olduğu düşünülen ama gittikçe gerçeğe yaklaşan bir yol. Open Subtitles .و نقلها إلى الماضى لكن ، يوجد هُناك طريقة أُخرى للسفر نحو الماضى طريقة كانت لتُعتبر حتى مؤخّراً ، غير معقولة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد