Bu adam kanın ve zaferin umuduyla yanıyor. | Open Subtitles | هذا هُو الرجل الذي يحلُم بالدماء و المَجد. |
Bu sana bahsettiğim, seni güvende tutan adam. | Open Subtitles | هذا هُو الرجل الذي أخبرتُكِ عنه، الذي كان يُبقيكِ بأمان. |
Hayırseverlik gecesinde senden çok teklif yapan adam değil mi bu? | Open Subtitles | أليس هذا هُو الرجل الذي غلبك في المزاد الخيري؟ |
Bu devamlı televizyona çıkan hani basın grupları ve kamu işlerinde tutucu gündem yaratmaya çalışan adam değil mi? | Open Subtitles | أهذا هُو الرجل الذي يظهر على التلفاز طوال الوقت، الشخص الذي يضغط على الأجندة المُقاومة للتغيير في مجموعات وسائل الإعلام والأعمال التجاريّة؟ |
- Kızıma yardımcı olacak adam bu mu? | Open Subtitles | -أهذا هُو الرجل الذي بإمكانه مُساعدة ابنتي؟ |
Kim bu şanslı adam? | Open Subtitles | من هُو الرجل المحظوظ؟ |
Demek Beau'yu takip eden adam bu? | Open Subtitles | إذن هذا هُو الرجل الذي سعى خلف (بو)؟ أجل. |
Sizi tehdit eden adam bunlardan biri miydi? | Open Subtitles | أكان أحد هؤلاء هُو... الرجل الذي هدّدك؟ |
İstediğimiz sadece, seni bu işe sokan adam. | Open Subtitles | -جلّ ما نُريده هُو الرجل الذي أعدّك لهذا . |
Jane Abbott'ın ofisindeki adam mı ? Gömlekli olan? | Open Subtitles | هل ذلك هُو الرجل الذي في مكتب (آبوت) والذي يرتدي قميصاً؟ |
Şu bilişimci adam. | Open Subtitles | هذا هُو الرجل التقني. |
Haibach, Panzer davasında küçük kız resimleri toplayan adam değil miydi? | Open Subtitles | أليس (هايباك) هُو الرجل من قضيّة (بانزر) الذي لديه كلّ تلك الصُور للفتيات الصغيرات؟ |
Küçük adam nerede? | Open Subtitles | أين هُو الرجل الصغير؟ |
Pekala, Ella'yı tehdit eden adam işte bu. | Open Subtitles | أعتقد ذلك. -حسناً، هذا هُو الرجل الذي هدّد (إيلا ). |
Jane Abbott'ın ofisindeki adam mı? Gömlekli olan? | Open Subtitles | هل ذلك هُو الرجل الذي في مكتب (آبوت) والذي يرتدي قميصاً؟ |
Walter, eğer o adam Rebecca'nın üstünü aramaya teşebbüs eden adamsa çok tehlikeli biri olabilir. | Open Subtitles | (والتر)، لو كان ذلك هُو الرجل الذي حاول تفتيش (ريبيكا)، فيُمكن أن يكون خطيراً. |