ويكيبيديا

    "وأخبرتها أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve
        
    Başı ağrıyordu ve ona acısını bastırıp sahaya inerek koduğumun iblisleriyle savaşmasını söyledim. Open Subtitles كان لديها صداع وأخبرتها أن تجتاز الألم وتذهب إلى أرض المعركة لمقاتلة الشياطين
    Ona onbin dolar verdim ve eve gitmesini söyledim. Open Subtitles أعطيتها عشرة آلاف دولار وأخبرتها أن تعود لبيتها
    Ziyarete gelecekmiş ve bu hafta sonunun uygun olacağını söyledim. Open Subtitles تريد أن تأتي لتزور وأخبرتها أن عطلة الأسبوع هذه ستكون جيدة
    Sonuçlarını biliyordu ve gitmesini söyledim. Open Subtitles إنها تعلم ما يحدث ذلك بها وأخبرتها أن ترحل , نورا
    Ona mesaj çekmeye cesaret ettim ve buraya seninle buluşmaya gelmesini söyledim. Open Subtitles لقد أعطيت لنفسي حرية مراسلتها وأخبرتها أن تأتي هنا لمقابلتك
    Annem her gece ağlıyordu ve bende ona endişelenmemesi gerektiğini söylüyordum. Open Subtitles والدتي تبكي كل ليلة وأخبرتها أن لا داعي للقلق.
    Dışarıda kötü insanlar olduğunu ve bu yaptığının aptalca ve tehlikeli olduğunu söylemiştim. Open Subtitles وأخبرتها أن ثمّة أناس أشرار بالخارج، وأن سلوكها هذا أرعن وخطر.
    Orada kaldığı iik gece saat 4'te kayınvalidesi onu uyandırmış ve dışarı çıkmasını ve ihtiyacını dışarıda, karanlıkta görmesini söylemiş. TED و في الليلة الأولى التي قضتها هناك في الرابعة صباحاً أيقظتها حماتها، وأخبرتها أن تذهب إلى الخارج لتقضي حاجتها في الظلام في العراء.
    Beni korkutuyordu ona susmasını söyledim ve... Open Subtitles مالأمر؟ إنها تخيفني .. وأخبرتها أن تسكت
    Stahl, Jimmy O'ya nefretim üzerine oynadı ve ona Fiona ile Kerrianne'in güvenliğiyle kulübün dokunulmazlığı Karşılığında onu verebileceğimi söyledim. Open Subtitles لعبت " ستال " بكراهيتي ضد " جيمي أو " وأخبرتها أن أسلمه لسلامة " فيونا " و " كاريان " وحصانة للنادي
    "Eric'i görebilir miyim" diye sordu ve ben "iyi bir zaman değil" dedim. Sonra çıkıp gitti. Open Subtitles وكنت هنا، وأخبرتها ...أن توماك مات، وسألتني
    Şimdi o feci günü hayal edin, Küstah amiri onu şu ''her şeyi değiştirelim'' toplantısına çağırdı ve ona her bir hastasına kendini tanımlamasını istemesini söyledi. TED فتخيل ذلك اليوم الصعب، عندما دعتها مشرفتها الوقحة لاجتماع "تغيير كل شيء" وأخبرتها أن عليها أن تسأل كل واحد من زبائنها للتعرف عليه.
    Bacaklarını açmasını söylemiş ve rahimini muayne etmiş. Open Subtitles وأخبرتها أن تباعد بين ساقيها.
    Kaşlarımı düzelttirdim ve beni J-lo ya benzetmesini söyledim. Open Subtitles ذهبت لأعمل حواجبي... وأخبرتها أن تجعلني مثل "جي لو"
    Sizi aradım çünkü duyduğuma göre Donette'i ziyaret etmiş ve oğlumun ölümünün intihar olmayabileceğinden bahsetmişsiniz. Open Subtitles اتصلت لأني سمعت أنك قمت بزيارة (دونيت) وأخبرتها أن موت إبني لا يمكن أن يكون إنتحارا
    Çalıştığı salona gittim ve Sosyal Hizmetlerin Quon'u görmeye geldiğini söyledim. Open Subtitles ذهب إلى الصالون حيث تعمل وأخبرتها أن الخدمات الاجتماعية أتت (لرؤية (كوان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد