ويكيبيديا

    "وأخبرني أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • söyledi
        
    • ve
        
    Bana muhafızların cevap vermelerinin beş dakikayı aldığını ve geldiklerinde adamın kendinde olmadığını söyledi. TED وأخبرني أن استجابة الحراس استغرقت خمس دقائق، ولما أتوا، كان الرجل فاقدًا للوعي.
    Bana, örgütünün üç Amerikalının Santiago'dan ayrılmasını sağladığını söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن منظمته وفرت شهادات اعتماد لثلاثة أمريكان حتى يتمكنوا من مغادرة سانتيجو
    Melek dün gece yine gelip Tanrı'nın çok yakında ilk 7 iblisin adını vereceğini söyledi. Open Subtitles الملاك جاء ثانية ليلة أمس وأخبرني أن الله سيرسل لنا قائمة بأول سبعة شياطين قريباً
    Tepedeki mezarlığa gel ve bana "geçmiş geçmişte kaldı" de. Open Subtitles تعال إلى المقببرة على التلة وأخبرني أن الموت قد ولى
    Bir adam arayıp, ertesi gün işe başlayacağımı söyledi. Open Subtitles رجل اتصل بيّ وأخبرني أن لديّ عمل سيبدأ باليوم التالي.
    Bize, dört arkadaşının... seni kaçırmak üzere olduğunu söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن أربعة من رفقائه في طريقهم إلى هنا لكي يخطفوك
    Evet, sabah karşılaştım, sorunlarınız olduğunu söyledi. Open Subtitles أجل، لقد صادفته هذا الصباح وأخبرني أن لديكما بعض المشاكل.
    Evet. Sabah onunla karşılaştım ve bana bazı sıkıntılar yaşadığınızı söyledi. Open Subtitles أجل، لقد صادفته هذا الصباح وأخبرني أن لديكما بعض المشاكل.
    O da bana, bir arkadaşının vurduğunu, ve geyiğin kafasını alabileceğini söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن أصدقاءه يقومون بإطلاق النار، حتى يحتفظ بالرأس كتذكار صيد
    Milisler gelmeden az önce baban bunu bana verip güvende tutmamı ve ona götürmemi söyledi. Open Subtitles وقبل أن يأتي الميليشيا بلحظات أعطاني والدكِ هذه وأخبرني أن أبقيها آمنة وأعطيها لها
    Sonra büyükbabam bana geldi ve birlikte çalışırsak babamı bulabileceğimizi söyledi. Open Subtitles ثم جاء جدي إلي وأخبرني أن بإمكاننا العثور على والدي إذا ما عملنا سوياً
    Bana kardeşimin uyuşturucu işine bulaştığını söyledi, onu tutukladı. Open Subtitles وأخبرني أن أخي يتعاطى المخدرات وأنه سيقبض عليه
    Kayıtın karşılığında ruhumu geri alabileceğini söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن بوسعه مبادلة روحي مقابل الإسطوانة
    Size destek gelmeden önce gelmemenizi söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن أخبرك، ألّا تأتي حتى تصل التعزيزات
    Davamla ilgili kanıtların delil zincirinde bir sorun çıktığını söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن هناك اختراق حدث بالغرفة التي يحتجزون بها الدلائل المتعلقة بقضيتي
    Annemin Florida'ya taşındığını ve bir daha gelmeyeceğini söyledi. Open Subtitles وأخبرني أن أمي انتقلت إلى فلوريدا ولن تعود
    Aslında teklif planını daha detaylandırmıştım... fakat baban bana verdiği muhteşem tavsiyede bunu yapmamamı söyledi. Open Subtitles في الحقيقة، كانت لدي خطةٌ مدروسة ولكن والدكِ قدّم لي هذه النصيحة الرائعة وأخبرني أن لا أفعل ذلك.
    Uçmaya hazır olduğunu ve benden hayatını mahvetmememi istedi. Open Subtitles قال أنه كان مستعداً للطيران وأخبرني أن لا أخرّب حياته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد