Bana zafer çığlığının erken olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وأخبرني بأن الاحتفال لانتصارنا سابق لأوانه |
Eğer havandaysan bu gece oyun için müsait olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وأخبرني بأن متفرغ هذه الليلة إذا كنتُ في مزاج مناسب للعب |
Tamam, Ned aradı ve Serena'nın bugün okulda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | حسناً، لقد أتصل (نيّد) وأخبرني بأن (سيرينا) ذهبت للمدرسة اليوم |
Bana herşeyin yolunda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وأخبرني بأن كل شيئٍ بخير |
Onun yerine beni oturttu, bir Playboy verdi ve hem erkeklerin hem de kadınların meme ucu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك، جعلني أجلس وأعطاني نسخة من مجلة (بليبوي) وأخبرني بأن الرجل والمرأة لهما حلمات |
Grey'in nasıl öldüğünü sordum ve bunu yapanın Golding olduğunu söyledi. | Open Subtitles | سألته عن الكيفية التي قتل فيها (غيري) نفسه وأخبرني بأن (غولدنغ) وراء ذلك |
Ve bana Virgil'in olanlar yüzünden öfkeli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ... (وأخبرني بأن (فيرجل كان حانِقاً مما حصل |