Senden önce geldim, ve sanırım annene iyi haberi vermek konusunda da senden önce davrandım. | Open Subtitles | أظن أني سبقتك بالوصول إلى هنا، وأظن أني سبقتك في إخبار والدتك عن أخبارك الجيدة. |
Birine vurulduğum zaman sıkı vurulurum ve sanırım onu biraz korkutmuş olabilirim. | Open Subtitles | أتعلم أنه عندما أقع في حب شخص ما، أقع بقوة، وأظن أني قد أخفتها. |
Dürüst olmak gerekirse Winthorpe, ve sanırım hepimiz adına konuşuyorum, buraya gelip bizi bu şekilde utandırman inanılmaz bir zevksizliğin işareti. | Open Subtitles | بصراحة يا "وينثورب"، وأظن أني أتحدث باسمنا جميعاً أعتقد أنه تصرف غير لائق منك أن تحرجنا هكذا |
ve sanırım bu daha önce bana almayı düşündüğü, Cadillac'ı da alacağım. | Open Subtitles | وأظن أني ربّما سأملك سيارة كاديلاك أيضا |
ve sanırım o zamanlar erkek arkadaşın hakkında şüphelerin vardı. | Open Subtitles | وأظن أني كنت على شك حول صديقكِ الحميم |