Uykunda mı yürüyorsun? Seni gördüğüme sevindim. | Open Subtitles | تبدو كأنك تمشي وأنت نائم إنني سعيد جداً لرؤيتك |
Almaya devam edersen, Uykunda sikini keserim, anlaştık mı? | Open Subtitles | إذ اخذت المزيد سأقطع قضيبك وأنت نائم ،هل تفهم ؟ |
Bunu Uykunda bile yapabildiğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنّك قلت أنّك تستطيع فعل هذا وأنت نائم. |
sen uyurken beyninde olup bitenler hafızamızın çalışma şekli için önemli olan yeniden yapılanmanın yoğun bir aktif sürecidir. | TED | وما يحصل في دماغك وأنت نائم هي فترة حادة النشاط من إعادة الهيكلة الضرورية لعمل الذاكرة. |
...kadının teki sen uyurken penisini kesip hareket eden bir arabanın penceresinden dışarı atabilirdi. | Open Subtitles | كان يمكن أن يكون أسوء مثلاً أمرأه تقوم بقطع قضيبك وتقذفه من سيارتك وأنت نائم |
Dün gece Seni uyurken izledim. Tıpkı küçük bir melek gibiydin. | Open Subtitles | كنت أراقبك وأنت نائم البارحة وكنت مثل الملاك الصغير |
Belki Uykunda tekrar yemek yemeye başlamışsındır. | Open Subtitles | حسناً، لربّما كنت تأكل وأنت نائم من جديد. |
Ama kaybedip aşağı geri gönderilmen Uykunda boğazının kesilmesinden daha iyidir. | Open Subtitles | ولكن الخسارة ثم النزول لأسفل؟ أفضل بكثير من أنّ تعرض نفسك للذبح وأنت نائم |
Uykunda bile hackleyebilirsin. Dikkatini dağıtmam çok zor. Biliyorsun, şu San Pedro'daki adamla ilgili makaleyi okudum hani Güney California'daki en büyük iki alüminyum folyo topunun sahibi olan. | Open Subtitles | يمكنك الإختراق وأنت نائم أنا بالكاد إلهاء أتعلم،قرأت هذه المقالة عن هذا الرجل في سان بيدرو |
Ama o bebeği alıp götürürlerse eğer, Uykunda gelip ümüğünü sıkarım. | Open Subtitles | لكن إن أخذ أحدهم تلك الطفلة منك فسأخنقك وأنت نائم |
Bazen Uykunda bana zarar vereceksin diye korkuyorum. | Open Subtitles | أحياناً أخاف من أن تؤذيني وأنت نائم |
Sonra sen uyurken elini sıcak suya sokarlar sonra da yattığın yere işersin. | Open Subtitles | ثم يضعون يدك في الماء الساخن وأنت نائم ما يجعلك تبوّل في كيس النوم |
sen uyurken, Akatsuki harekete geçti ve ben peşlerinden gideceğim. | Open Subtitles | تحرك الاكتسوكي وأنت نائم فاضررت إلى ملاحقتهم |
sen uyurken arabayı süren benzin alan, donatları alan , hep benim. | Open Subtitles | يمين، يسار، أنا أقود وأنت نائم. الكعك يبيع، تشغيل الأقراص المدمجة. |
Evet, sen uyurken vücudunu kullanmak çok daha kolay. | Open Subtitles | من الأسهل استعمال جسدك وأنت نائم. |
İyi, sen uyurken işi bitiririm. | Open Subtitles | حسناً. سأحصل عليك وأنت نائم, |
Buraya geri gelirim, Seni uyurken bulur ve yüzünün derisini soyarım. | Open Subtitles | فسأعود إلى هنا، وأجدك وأنت نائم وأسلخ جلدك |
Seni uyurken izlemek hoşuma gitti dedim sadece. | Open Subtitles | قلتُ ببساطة إنني أحببتُ مشاهدتك وأنت نائم. |
Ne yani, Seni uyurken satacağımı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعقتد بأنّني سأبيع جسدك وأنت نائم ؟ |
Karanlıkta sinsi sinsi yürür, uyurken seni gözetlerler. | Open Subtitles | يتسللن دائماً فى الظلام, يتجسسن وأنت نائم. |
Gece uyurken bile gözlerinin biri korsanlar için her zaman açık. | Open Subtitles | إنه الليل، وأنت نائم |
Boş hayallerden boş hayallere koşup bu beyinsiz ucubelerden birinin uykumuzda bizi yakalamamasına dua ediyoruz işte. | Open Subtitles | لأنك تخرج من حلم لأخر -وتصلِّ ألّا ينهِ عمرك أحد الملاعين وأنت نائم -هذا إذا ما نمت |