ويكيبيديا

    "وأنّها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu ve
        
    Koleksiyonun iyi durumda olduğunu ve büyüdüğünü kontrol etmek benim işim ve bu da, temelde, ölü hayvan koleksiyonu yapıyorum demek oluyor. TED عملي هو التّأكد أنّ المجموعة تبقى على ما يرام، وأنّها تكبر، وهذا يعني أنّني أقوم بجمع الحيوانات الميّتة.
    Nörologlar; hafızanın tek parça ve esasen aynı olduğunu, ve beynin her yerinde depolandığını düşünüyorlardı. TED كان علماء الأعصاب يفكرون بالذاكرة على أنّها وحدة متجانسة، وأنّها جميعها متشابهة وتُخزّن في كامل الدماغ.
    Kendimi haklı çıkarmak adına bunun kızın suçu olduğunu ve ateşle oynadığı için cezalandırılması gerektiğini düşündüm. Open Subtitles وحتّى أبرّر الأمر, قلت لنفسي بأنّ ما حدث كان خطأها, وأنّها يجب أن تُعاقب للعبها بالنار.
    Son ticaret şovu olduğunu ve bir altın madeninde oturduğunu ve bozdurup, çok kazanacağı konusunda övünüp duruyordu. Open Subtitles ظلّت تتفاخر حول حقيقة أنّ هذا آخر برامجها الحرفيّة.. وأنّها كانت تجلس على منجم ذهب وستجني أموالاً طائلة.
    Basit bir işlem olduğunu ve iyileşeceğini söylemiştiniz. Open Subtitles لقد قلتم أنّه إجراءٌ روتينيّ وأنّها ستكونُ بخير
    Başının dertte olduğunu ve polise gidemeyeceğini söyledi. Open Subtitles قالت أنّها في ورطة ، وأنّها لا تستطيع الذهاب إلى الشرطة
    Bana dozajların doğru olduğunu ve yanlış bir şey yapmadığını söyledi. Open Subtitles فقالت أنّ الجرعات كانت دقيقة وأنّها لم تفعل شيئاً خطئاً
    Bana elinde hâlâ dedektifin eski evraklarından bir şeyler olduğunu ve bir ihtimâl ne olduğunu öğrenebileceğimizi söyledi. Open Subtitles قالت أنّه قد يكون ما زال لديها بعض أوراق المُحقق الخاص القديمة وأنّها قد تكون قادرة على إخبارنا ما حدث.
    Bir zamanlar eylemlerimin önemli olduğunu ve o günün geride kalmadığını söylediğini hatırlıyorum. Open Subtitles لقد أخبرتني ذات مرة أنّ التصرفات لها أهميتها وأنّها ليست مجرد ماضٍ لقد غيرتّني
    Jennifer'ın çalışanları, Hamptons'da yemek dağıtım şirketi olduğunu ve o gece çalıştığını doğruluyor. İyi ki öyle oldu. Open Subtitles أكّد موظّفي (جينيفر) أنّه كان لديها مُهمّة تقديم طعام بـ(الهامبتون)، وأنّها بقيت إلى حلول الليل.
    Sana bir şey sormama izin ver ajan bey sadakat yemini ettiğiniz hükümetinizin... kanunsuz olduğunu ve kanun dışı olarak kurulduğunun farkında mısınız? Open Subtitles دعني أسألك شيئاً، أيّها العميل... أأنت على علمٍ أنّ الحكومة التي أقسمت بولاءك لها غير شرعيّة وأنّها سنّت تشريعاتها بشكل غير قانوني؟
    Üzgün olduğunu ve Central City'deki okuluna geri döneceğini söyledi. Open Subtitles قالت أنّها حزينة حيال ذلك وأنّها ستعود لمدرستها في مدينة (سنترال).
    Sana bir şey sormama izin ver ajan bey sadakat yemini ettiğiniz hükümetinizin kanunsuz olduğunu ve kanun dışı olarak kurulduğunun farkında mısınız? Open Subtitles دعني أسألك شيئاً، أيّها العميل... أأنت على علمٍ أنّ الحكومة التي أقسمت بولاءك لها غير شرعيّة وأنّها سنّت تشريعاتها بشكل غير قانوني؟
    Sana, buradan gittiğinden beri cevabını bulabilmek için bas bas bağırdığın sorunun cevabının, Agnes adındaki cadının bu katliamdaki sorumlu kişi olduğunu ve bunu da yeğenin Sean'a büyü yaparak gerçekleştirdiğini söylesem düşüncelerin değişir mi? Open Subtitles ماذا إن نبّئتك بأنّ (آجنس) إجابة السؤال ... الذي لبثت تسأله حين هربت تصرخ من هذه المدينة، وأنّها هي من سحرت ابن أخيك (شون)؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد