...ve eğer kız söylediğin kadar iyiyse demekki o bir servet. | Open Subtitles | وإذا كانت رائعة كما تقول فهذا يعني أنها شيء ثمين جداً |
ve eğer gerçek bir Amerikalı olarak yaşamışsan... hepsini renkli olarak izleyebilirsin. | Open Subtitles | وإذا كانت حياتك مثل أى مواطن أمريكى صالح سترى هذا الشريط بالألوان |
ve eğer onun için önemsizse muhtemelen bahsettiği 3. şahıs için de önemsizdir. | Open Subtitles | وإذا كانت غير مرتبطة به أتوقع أنها غير مرتبطة بالطرف الثالث الذي ذكره |
olsaydı eğer, onlara ne ne yapmaları gerektiğini nasıl söyleyebilirdik? | TED | وإذا كانت هناك وظائف أخرى ، فكيف سيتم التحكم بها ؟ |
Tabii eğer çeviri yapmak, sözcüklerin sözlükteki karşılıklarına bakmak olsaydı, bu programlar insanların elinden düşmezdi. | TED | وإذا كانت الترجمة فقط مسألة بحث عن كلمات في القاموس فربما تتفوق هذه البرامج على البشر |
Lütfen Poonam'a sor ve de eğer o evet derse, o halde en kısa zamanda, ben onu gelinim olarak istiyorum. | Open Subtitles | فضلا إسأل بونام أيضا وإذا كانت موافقة، أريدها أن تكون كنتي بأسرع ما يمكن |
eğer öyleyse çok ama çok şahane olacak. | Open Subtitles | وإذا كانت هذه هي القضية فهذا سيكون جيدا جدا جيدا جدا |
ve eğer otobüs duracaksa ve otobüs durağından 3 metre uzaklıktaysa içeride mahkum kalıyordunuz. | TED | وإذا كانت الحافلة ستتوقف وهي على بعد ثلاث امتار عن محطة الحافلات، فأنت مجرد سجين. |
ve eğer bu yeterince hayalperest gelmediyse, nereye doğru gittiğimizi düşünüyorsunuz? | TED | تبدو خيالية؟ وإذا كانت لا تبدو كذلك بما فيه الكفاية، فأين تعتقد أننا بصدد الذهاب؟ |
ve eğer yarım bir yanıt varsa, daha tamam bir yanıt benim için, bu sadece hayat etmek içindir. | TED | وإذا كانت هناك أجابات جزئية، أجابات أكثر إكتمالاً بالنسبة لي، فهي لمجرد التخيل. |
ve eğer kültümüz hakkında görüp de hoşlanmadıklarımız varsa, o zaman bir tercihimiz vardır. | TED | وإذا كانت هناك أشياء نراها ولاتعجبنا في ثقافتنا، فلدينا خيار. |
ve eğer bu benim beş dakikamın sonuysa, size şunu söylemek isterim hakikaten hayatta kaldım ve bu bir sürpriz oldu. | TED | وإذا كانت هذه هي نهاية الخمس دقائق، فأريد أن أخبركم بأنني عشت بالفعل، بشكل مفاجئ |
ve eğer ölmüşlerse, dükkana gidip benzerlerinden alır mısın? | Open Subtitles | وإذا كانت نافقة ، إذهب إلى المتجر وابحث عن أسماك ذهبية بالحجم عينه |
ve eğer onun bir sıkıntısı olsaydı, şüphesiz o bana söylerdi. | Open Subtitles | وإذا كانت حزينة كانت عندها ستخبرني بالتأكيد |
ve eğer arayan annense, söyle ona yeniden evlendim ve çocuklar onda kalabilir. | Open Subtitles | أوه، وإذا كانت والدتك، وأقول لها لدي يتزوج مرة ثانية وأنها تحصل على الاطفال. |
ve eğer bu bir günahsa zerre kadar aldırmıyorum. | Open Subtitles | وإذا كانت تلك خطيئـة، فأنا لا أكترث بهـا لوهــلة |
Hisler nazik değil. Öyle olsaydı biz burada olmazdık. | TED | فحواسنا ليست هشة .. وإذا كانت كذلك فلن نكون نحن هنا |
Baksana, fiyatların uygun olsaydı, hepsini alırdım. | Open Subtitles | الاستماع، وإذا كانت الأسعار الخاصة بك كانت أفضل، تأخذ ل ' له كافة. |
O senin kız arkadaşın ve eğer o eşyalar onu üzüyorsa, onlardan kurtulmak zorundasın. | Open Subtitles | هي صديقتك ، وإذا كانت تلك الأغراض تضايقها فعليك التخلص منها |
eğer öyleyse, o zaman hayal etmeyi bırak... ve okşamaya... başla. | Open Subtitles | وإذا كانت تلك هي الحالة فتوقف عن التفكير، وابدأ بالملاطفة |