ويكيبيديا

    "وإمكانية" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ve
        
    ve hükümet bu alanda rekabet eden şirketlerin istek ve kabiliyetlerini etkileyebilecek birçok yola sahiptir. TED والحكومة لديها الكثير من الطرق والتي بإمكانها أن تؤثر بشكل قوي على إرادة وإمكانية الشركات للمنافسة في هذا الطريق
    Hakları, seçme özgürlükleri, ayrımcılığın olmadığı bir özgürlük ve dünyanın en ileri bilgisine erişimleri var mı? TED هل لديهم حقوق حرية الاختيار، حرية من التمييز وإمكانية للوصول إلى عالم المعرفة المتقدمة؟
    2015 yılı, önemi ve benzer zorlukları açısından 1945'e benzeyen bir yıl. TED 2015 هو عام مشابه في أهميته وحتى عام 1945، مع تحديات مماثلة وإمكانية مماثلة.
    İş, sanat ve kültüre ve bunlara erişime gelince çok heyecanlı bir gelecek için artık yapı taşlarımız var. TED ما لدينا الآن هي اللبنات الأساسية لمستقبل مثير جداً، عندما يتعلق الأمر بالفنون والثقافة وإمكانية الولوج إليهم.
    Dünya'daki canlılığın kökeni ve evrenin başka yerlerinde yaşam bulma olanakları üzerinde çalışıyorum. TED أحاول فهم أصل الحياة على الأرض وإمكانية إيجاد حياة في أماكن أخرى في الكون.
    Bunun sonucunda ekstra özgürlük ve bazı işleri kendi elimize alma imkanı edindik. TED ونتج عن هذا حرية إضافية وإمكانية التحكم ببعض الأشياء بأنفسنا.
    Mars'ta mevsimler, kutup zirveleri ve de hayat olasılığı bulunmaktadır. Open Subtitles له فصول ، و قبّعات قطبية وإمكانية الحياة
    Neden? Çünkü söz konusu yetenek ve potansiyeli yargılamak olunca.. Open Subtitles لأن عندما يتعلق ألأمر بالحكم تقول موهبة وإمكانية
    Freon fanlı, tekrar düzenlenebilir, şifre çözücü ve görüntü işleyici modülleri olan 30 teraflopluk işlemci. Open Subtitles ،مبرّد فلوروكربونيّ مصممّ لعمل تريليون عملية\ثانية وإمكانية تحليل جبّارة ومعالجة الفيديو
    İçinde blender, dört adet elektrik fan ve termal pis su arıtma sistemi var. Open Subtitles بها خلال بالداخل و اربعة مراوح كهربائية وإمكانية رمي مياه المجاري
    Dahili blenderi var, dört adet elektrikli fanı ve termal bir çöp öğütücüsü. Open Subtitles بها خلال بالداخل و اربعة مراوح كهربائية وإمكانية رمي مياه المجاري
    Altı aydır sen bakıyorsun, avukatları rehabilitasyona girdiklerini onaylatmak için bir uzman tutacak ve çıktıklarında dava açacaklar. Open Subtitles بعد ستة أشهر محامي الدفاع يجد مختصا نفسيا حيث سوف يقر أهليتهما من جديد وإمكانية رعايتهما للطفلة
    Buradaki komitelerin bir araya gelme amacı bu pasta dilimini arttırmaya çalışmamız..., ...ve bu dilimlerin nasıl paylaşılacağı. Open Subtitles ما نفعله هنا في هذه اللجنة هو النظر بواقعية وبجدية رفقة الخبراء الميدانيين في طريقة وإمكانية زيادة تلك الشريحة
    Belki şu anda salgının nasıl geleceğini bilebiliriz nasıl ve nerede olacağını, hayatta kalmak için hazırlık yapabiliriz. Open Subtitles ربما الآن نعلم أن الوباء سيأتي كيف يحدث، أين، وإمكانية جاهزيتنا والعمل للبقاء أحياء
    Ayrıca 24 saat koruma ve 45 milyon dolarıma erişim izni istiyorum. Open Subtitles أريد أيضا حماية على مدار الساعة وإمكانية الوصول إلى الـ45 مليون$ خاصتي
    2050 yılında gezegendeki 10 milyar insan böyle bir yerde yaşamayı, böyle şeylere sahip olmayı, böyle şeyler yapmayı, böyle gelişen bir ekonomiyi isteyecekler, düzensizliğe sebep olan bunun gibi şeyleri farketmeksizin, ve bu, ve bu gibi. TED فالعشر بلايين القاطنون على كوكبنا عام 2050 سيريدون السكن في أماكن كهذه وان يمتلكوا كتلك وإمكانية ذلك في الاقتصاديات التي تنمو هكذا .. دون الإدراك على أن الانتروبيا ستعمل على توليد أشياء كهذه وهذه .. وهذه وهذه
    Bu inanılmaz bir ilerlemeydi, bu hücreler insan embriyosundan alınmış kök hücreleri olmamasına rağmen hastalığı modellemek ve potansiyel olarak ilaç keşiflerinde kullanmak için mükemmeldi. TED كان هذا تطوراً عظيماً، لأنه وبالرغم من أن هذه الخلايا ليست خلايا جذعية جنينية بشرية، والتي ماتزال هي المعيار الذهبي، إلا أن هذه الخلايا رائعة لمحاكاة الأمراض وإمكانية اكتشاف دواء.
    Tasarım ve bilim, farklı boyutları gözde canlandırabilme çok küçük ölçekte çalışabilme ve çok büyük ve anlamlı bir çalışma sergileme imkanı sunuyor. TED لكن التصميم والعلم ، وإمكانية تصور مستويات مختلفة، وبناءً على ذلك ، حقاً إعمل في مستوى صغير جداً لجعله كبيراً ومفيداً جداً.
    Bu, şu anlama geliyordu: start-up'ınızın pazar payını savunmanıza dair bir soru sorulduğunda tüm şirketin boyutu ve büyüme potansiyeli üzerine cevap vermeniz şirketin sadece bir kısmını korumayı planladığınızı söylemenizden daha iyidir. TED ما يعني هذا هو أنه إذا طرح عليك سؤال عن الدفاع عن حصة شركتك الناشئة في السوق، من الأفضل أن تعمل على أن تصيغ إجابتك حول حجم وإمكانية نمو على عكس كيف تخطط فقط لحماية شريحتك من
    Fakat yalnızca Dostoyevski'nin sürükleyici biçimde meydana gelen sosyal ve psikolojik karmaşıklıkları ele almasıyla, onun cezasının -- ve kurtarılma olasılığının -- gerçek doğasını öğreniyoruz. TED لكن من خلال تفسير دوستويفسكي الرائع الناتج عن الاضطراب النفسي والاجتماعي لقد عرفنا طبيعة عقابه الحقيقي وإمكانية التخلص من الخطيئة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد