Güçlü yanlarınızı bulup onları daha da güçlü kılmak önemli. | TED | إنه يتعلق بإيجاد نقاط القوة لديك وإيجاد طرق لتعزيزها. |
Major'u bulup onun da işini bitirebilirim. | Open Subtitles | يُمكنني الذهاب وإيجاد الرئيس ويُمكنني إنهاؤه أيضاً |
Şifresini kırmam gerekiyor... ..sürücüyü okumak için güvenli bir yer bulmam gerek. | Open Subtitles | احتاج لفك شفرة كلمة السر وإيجاد مكان آمن ،لتشغيل القرص |
Hem öğretmenliğe dönüp sağlık sigortasını sürdürmem, hem seninle vakit geçirmem hem de çocuklarımızla ilgilenecek enerjiyi bulmam imkansız. | Open Subtitles | .. سيكون مستحيلاً على العودة للتدريس للحفاظ على التأمين الصحى وقضاء الوقت معك وإيجاد الطاقة للعناية بالأطفال |
Bu uygulama, "Fost ve Found," onlara ihtiyacları olan erişim ve bilgiyi verecek. | Open Subtitles | لذا, هذا التطبيق, "رعاية وإيجاد" سيمنحهم الوصول والمعلومات التي يحتاجونها |
Arazideki tehlikelerden kaçınmak ve buz üzerinde iyi bir yerleşim yerei bulmak için akıllı olmak gerekir. | TED | عليها أن تكون ذكية بما فيه الكفاية لتجنب مخاطر التضاريس، وإيجاد موقع جيد للهبوط على الجليد. |
Bugünkü görevleriniz 166'yı tamir etmek ve 172'nin yerini tespit etmek. | Open Subtitles | تعليماتكم اليوم هي إعادة تأهيل 166 وإيجاد 172 إجعلوهم يطيروا علي يوم الأحد |
Belki de mutluluğun peşinde koşmak yerine, neşeye kucak açmalıyız ve kendimize neşe uyandıracak yollar bulmaya. | TED | لذا ربما، بدلًا من مطاردة السعادة، ما يجب أن نفعله هو اعتناق البهجة وإيجاد طرق تضعنا في هذا الطريق أكثر. |
Belki ileride biraz para biriktirip bizim şu anki mahallede bir ev falan bulabiliriz. | Open Subtitles | آخر الشارع، ربما يمكننا الاحتفاظ ببعض النقود وإيجاد منزل في الحي الذي نقطن فيه |
Hayatımı, neredeyse tamamen İngiliz ve Kuzey Amerikalı yazarları okuyarak geçirmiş biri olarak, hikayeleri nasıl bulup edineceğim ve onları dünyanın birçok yerinden nasıl seçeceğim konusunda hiçbir fikrim yoktu. | TED | بعد أن أمضيت معظم وقتي أقرأ كل شيء ما عدا الكتب البريطنية والأمريكية تقريبا، لم يكن لدي أي فكرة حول كيفية البحث عن المصادر وإيجاد القصص واختياري لهم من العناوين الكثيرة من بقية العالم. |
Pekala. Temizleteceğiz, mobilya bulup pencereyi tamir edeceğiz. | Open Subtitles | حسناً، قومي بالتنظيف وإيجاد بعض الأثاث |
Diğerleri de pelerinin simyacılar tarafından bilinçaltında, insan ruhunun derinliklerine gölümü şeyleri bulup çıkarmak için bir çeşit duyarga olarak kullanıldığını söyler. | Open Subtitles | وآخرون قالوا أن كيمياويّ العصور المتوسطة من أستخدموها كأسلوب لتلامس العقل الباطن.. وإيجاد كل شيء مخبئ في روح المء واظهاره |
Doğum duyurularını sipariş etmem, arabaya yeni koltuk koymam ve plasentayı gömecek bir bahçe bulmam gerekiyor. | Open Subtitles | فعلي إنهاء إعلان الولادة وتركيب كرسي السيارة وإيجاد ساحة لدفن المشيمة... |
Steadman'ımı bulmam gerek. | Open Subtitles | أريد متابعة حياتي وإيجاد توأم روحي |
Şimdi Jenny'yi bulmam gerek. | Open Subtitles | الآن يتوجب علي الذهاب وإيجاد جيني. |
Fost ve Found'un fotoğraf çekimindeydi. | Open Subtitles | لقد قامت بجلسة تصوير لموقع "رعاية وإيجاد" |
Aman Allahım, fotoğrafların şimdiden Fost ve Found'a yüklenmiş. | Open Subtitles | يا إلهي صورتك موجودة بالفعل في موقع "رعاية وإيجاد" |
Ama Fost ve Found için kullandığın email adresi burada görünüyor. | Open Subtitles | لا, ولكن عنوان الرسائل الذي كنت تستخدمه على "رعاية وإيجاد" من هنا |
Doğrudan çatışmaya alternatif bulmak, şiddet içermeyen direnişin özüdür. | TED | وإيجاد بدائل للمواجهة المباشرة هي صلب المقاومة السلمية. |
Bugünkü talimatınız 166'yı sağlığına kavuşturmak ve 172'yi bulmak. | Open Subtitles | "مهمّتكم اليوم هي إصلاح "الطائرة 166 "وإيجاد "الطائرة 172 |
İşinizi sürdürmenizi, eşitlik için savaşınızı sürdürmenizi, onu geliştirmenizi, hep yeni alanlar bulmanızı, yeni yollar bulmaya çalışmanızı ne sağlıyor? | TED | ما الذي يدفعك لمواصلة العمل، ومواصلة الكفاح من أجل المساواة، نشرها، واكتشاف مجالات جديدة وإيجاد طرق جديدةٍ؟ |
Sonra Yeşil Kart alabilir ve düzgün bir iş bulabiliriz. | Open Subtitles | يمكنك بذلك الحصول على الأوراق الرّسميّة وإيجاد عمل جيّد |