Çünkü artık doğruyla yanlış arasındaki farkı bildiğimden emin değilim. | Open Subtitles | لأنني لست واثقاً أني أعرف الفرق بين الصواب و الخطأ بعد الآن |
Şey, bunu biliyorum da, onunla aramızdaki ilişki konusunda seninle eşit mesafede miyiz bundan pek emin değilim işte. | Open Subtitles | أعرف هذا و لكني لست واثقاً أني في نفس المكان الذي فيه أنت بكل شيء يجري معه |
Bunlar doğru bile olsa, seni affedebileceğimden emin değilim. | Open Subtitles | حتى لو كان هذا حقيقي ، لست واثقاً أني سوف أغفر لك |
Ama bütün yaptıklarından sonra, buna emin olamıyorum. | Open Subtitles | لكن بعد كل ما اقترفته لست واثقاً أني أستطيع ذلك |
Yalan söylediğimden seni bu kadar emin yapan ne? | Open Subtitles | ما الذي يجعلك واثقاً أني كذبت؟ |
Buna cevap verebileceğimden emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقاً أني سأجيب هذا |
Bunu cevaplayabileceğimden emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقاً أني سأجيب هذا |