Maggie, hayatım. İçeri gel, otur ve bana anlat. | Open Subtitles | ماغي، عزيزتي تعالي للداخل واجلسي واخبريني |
Buraya gel de ateşin yanında otur kadın. | Open Subtitles | تعالي إلى هنا واجلسي بجانب النار يا امرأة |
Devam et. Koltuğuna otur. Arkaya geç. | Open Subtitles | ادخلي حبيبتي واجلسي في مقعدك واربطي الحزام جيدا |
Arabaya dön. Kapıları kilitleyip burada otur. | Open Subtitles | اركبي في المقعد الخلفي واجلسي واغلقي الابواب. |
Buharlaştırıcım bozuldu. Önemli değil. Lütfen buraya oturun. | Open Subtitles | ومعطر الجو انكسر, ليس امراً مهماً ارجوك تعالي واجلسي هنا |
Geldiğini hissedersen, tuvalete git ve otur, tamam mı? | Open Subtitles | عندما تشعرين به يخرج اذهبي واجلسي على المرحاض، حسنا؟ |
Geldiğini hissedersen, tuvalete git ve otur, tamam mı? | Open Subtitles | عندما تشعرين به يخرج اذهبي واجلسي على المرحاض، حسنا؟ |
Yaylan kıç silici. Gel de Noel Baba'nın kucağına otur. | Open Subtitles | ابتعد ايها المغفل تعالي واجلسي على حضن سانتا |
O zaman bana doğrusunu anlat. Gel otur şöyle. | Open Subtitles | إذن سأرغب منكِ أن تخبريني بالحقيقة تعالي واجلسي |
Scarlett, öyle bir şey yapmayacaksın. Buraya gel, otur yerine. | Open Subtitles | سكارليت, لن نفعل شيئا حيال هذا ارجعي هنا واجلسي |
Gel, buraya otur. Tam oraya otur ve ben de sana yiyecek birşeyler yapayım. | Open Subtitles | تعالي واجلسي هنا ، سأعد لكي بعض الطعام هيا تعالي |
- Başarabilirim. - Güzel, git de otur. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكنني عمل ذلك جيد ، اذهبي واجلسي |
Şu haline bir bak, nasıl da solmuşsun. Gel otur. | Open Subtitles | ياالهي انظري إليك، لقد شحب لونك تعالي واجلسي |
"Lütfen saat 1'de ofisime gel, sesizce gir ve masama otur." | Open Subtitles | من فضلك تعالي الى مكتبي في الواحدة بعد الظهر ادخلي بهدوء واجلسي عند مكتبي |
Şöyle kucağıma otur yavrum. | Open Subtitles | ىتعالي واجلسي في حضني، حبي. اوه لا تهتمي في البقع. |
Gel otur yanıma da anlat herşeyi. | Open Subtitles | تعالي واجلسي بجانبي واخبريني حيال الأمر بأكلمه |
Ne yapıyorsan bitir de masaya otur lütfen. | Open Subtitles | أكملي ما تفعلين .واجلسي على الطاولة رجاءً |
O zaman şuraya geri otur hadi çünkü sana sarılmak portmantoya sarılmak gibi. | Open Subtitles | إذا عودي واجلسي لأن معانقتك تشبه معانقة حامل معاطف. |
Geçin, ateşin yanına oturun hadi. | Open Subtitles | رجاءً، اذهبي واجلسي بجانب النار. |
Ben de geç kaldım. Haydi çabuk bir yer bulup oturun. | Open Subtitles | وانا تأخرت اذهبي واجلسي بأسرع وقت |
Dawn, radyoyu kurcalamayı bırakıp yerine oturur musun? | Open Subtitles | هلاّ توقفت عن العبث بالراديو ,واجلسي |
Bana gel... ve omzuma yaslan, | Open Subtitles | تعالي إلي واجلسي بجوار كتفي |