tek tek bizi çağırdı ve do majörü çalarak bizden söylememizi istedi. | TED | ودعانا واحدًا تلو الآخر، وقام بعزف نوتة "دو" وطلب منّا أن نغنيها. |
Asıl nedeni tek tek öldüğümüzü görmekten hoşlanması. | Open Subtitles | الأمر المهم.. إنه يستمتع برؤيتنا نموت واحدًا تلو الأخر. |
Şimdi, olacaklar aynen şöyle önce parmaklarını kıracağım tek tek ve boğum boğum. | Open Subtitles | إليكِ كيفية سير العمل... أولًا سأكسر أصابعك واحدًا تلو الآخر ومفصلًا تلو مفصل |
Bir bir hepimizi avlıyor! | Open Subtitles | إنها تستهدف من على قيد الحياة واحدًا تلو الآخر. |
Tırnaklarını teker teker kopardıkları zaman ya da taşaklarını ceviz gibi kırdıkları zaman. | Open Subtitles | لو كانوا ينزعون أظافرك واحدًا تلو الآخر أو يسحقون خصيتاك حتى تنفتح كالجوز |
Sonra birer birer diğer binaya gitmeleri ve vaazlarını vermeleri istendi. | TED | ثم أخبروا واحدًا تلو الآخر أن عليهم الذهاب إلى مبنى آخر لإلقاء خطبتهم. |
Sonra da ileri karakollara tek tek girip, bu işi bitiririz. | Open Subtitles | ونغير على المخافر الأماميّة واحدًا تلو الآخر حتّى نقطع دابرهم. |
tek tek ölene kadar acı çektirdim onlara, hepsini yüzüne tükürebileyim diye. | Open Subtitles | واحدًا تلو الآخر، جعلتهم يعانون حتى الموت، حتى أستطيع أن أبصق في وجهك مرة أخرى! |
tek tek ve özel bir şekilde. | Open Subtitles | واحدًا تلو الآخر. وبطريقه معيّنه. |
tek tek hepsini aşmalıyız. | Open Subtitles | والتي علينا تجاوزها واحدًا تلو الآخر. |
Çünkü Kristalin yerini söyleyene kadar hepinizi tek tek öldüreceğim. | Open Subtitles | لأنني سأقتلكم... واحدًا تلو الآخر، حتى تخبروني... |
Çünkü Kristalin yerini söyleyene kadar hepinizi tek tek öldüreceğim. | Open Subtitles | لأنني سأقتلكم... واحدًا تلو الآخر، حتى تخبروني... |
tek tek kör oluyorlar.'' | TED | يُصابون بالعمى واحدًا تلو الآخر." |
- Parmaklarını tek tek keselim. | Open Subtitles | -قطّعوا أصابعها واحدًا تلو الآخر |
Onlarla Ari'nin parmaklarını tek tek sökeceğim. | Open Subtitles | سأستخدمها لإقتلاع أضافر آري) واحدًا تلو الآخر) |
Ve bize karşı geldiğin müddetçe Bir bir dostlarını yitirmeye devam edeceksin! | Open Subtitles | وستخسر رفاقك واحدًا تلو الآخر إن واصلت مُعارضتنا |
Yoksa sana o şişko parmaklarını Bir bir yediririm. | Open Subtitles | وإلا سأطعمك أصابعك واحدًا تلو الآخر |
Ya da teker teker kapıları patlatırlar. | Open Subtitles | أو لعلهم سيفجروا الأبواب واحدًا تلو الآخر |
Güzel. Şimdi elleriniz havada teker teker çıkın. | Open Subtitles | أحسنتما، اخرجا واحدًا تلو الآخر مرفوعا الذراعين. |
Kendisini görmek isterseniz, birer birer yanına girebilirsiniz. | Open Subtitles | إذا كنتم تريدون رؤيتها، اذهبوا واحدًا تلو الآخر. |
Ama bizi de birer birer birer öldürmeyi planlıyor. | Open Subtitles | لكنّه يخطط لقتلنا واحدًا تلو الآخر تلو الآخر، تلو الآخر، تلو الآخر، تلو الآخر، تلو الآخر |