Ve bunu yaptım. Dinî kıyafetlerimi giydim. Kutsal camiye gittim. Duamı ettim, namazımı kıldım. Tüm dinî vecibeleri yerine getirdim. | TED | وقد قمت بذلك .. وارتديت رداء الاحرام وزرت المسجد الحرام وصليت فيه وقمت بأداء كل الشعائر |
Tanrıya şükür, yüksek topuklu ayakkabılarımı çıkarıp Himalaya yürüyüş ayakkabılarımı giydim. | Open Subtitles | حمداً لله أنني خلعت أحذية الكعب وارتديت... أحذية مشي جبال الهيمالايا... |
Geç geldim ve bunu giydim. | Open Subtitles | يجب أن تعذرنى, جئت من العمل وارتديت هذا. |
Bunun için gidip özel olarak giyindim. | Open Subtitles | أعني ما الذي يحدث هنا ؟ لقد جئت هنا خصيصا وارتديت هذه الحلة |
Uyandım. giyindim. İşime gittim. | Open Subtitles | لقد استيقظت وارتديت ملابسي وذهبت إلى العمل |
Cadılar Bayramı'nda, geleneksel süper kahraman ya da cin kostümü yerine yedi kere matematik yarışması kazanan Franklin Stubbs olarak giyindim. | Open Subtitles | في عيد الهالويين، خلعت بدلة البطل الخارق أو الغول وارتديت زي بطل البيسبول فرانكلين ستوبس |
Evdeydim, duş adım, Chi'mi yaptım, bir posta otuzbir çektim, babamı kandırdım, yeni giysiler giydim ve işte buradayım. | Open Subtitles | اهنت والدي بإتقان,، وارتديت ملايس جديدة، تم أتيت هنا |
Kabine girdim ve temiz bir bikini giydim. | Open Subtitles | ذهبت إلى المقصورة وارتديت مايوه نظيف |
Bir cumartesi günü sabah erken kalktım,... - ...bikinimi giydim. | Open Subtitles | نهضت باكراً في يوم السبت ...وارتديت لباس السباحة بقطعتين |
Bu elbiseyi giydim, çünkü tek elbisem bu. | Open Subtitles | وارتديت هذا الفستان لأنّي لا أملك سواه. |
Bu yüzden tıraş olup takım elbisemi giydim. | Open Subtitles | لذا حلقت وارتديت بدلة. |