ayık kalmalısın, aksi takdirde ölebilirsin tamam mı ? | Open Subtitles | عليك أن تبقى واعياً و إلا ربما تموت، حسناً؟ |
Kale, bizlere önündeki üç aylık müthiş tatilinde ne yapacağını anlatacak kadar ayık kalabilir misin? | Open Subtitles | إذاً , كيل هل تعتقد أنك تستطيع أن تبقى واعياً بالقدر الكافي لإخبارنا عن خططك بالقدر الكافي لإخبارنا عن خططك |
Tüm yapman gereken, seçimlerin konusunda bilinçli olmak ve eylemlerinden sorumlu olmak. | Open Subtitles | كل ما تحتاج فعله هو ان تكون واعياً لكل الخيارات ومسئولاً عن تصرفاتك |
# Sosyal olarak bilinçli olmak zor olabiliyor # | Open Subtitles | أن تكون واعياً إجتماعياً من الممكن أن يكون صعباً جداً |
Bu para baya eski, bunun farkında mısınız? | Open Subtitles | هذا المال قديم جداً عليك أن تكون واعياً لذلك. |
Aniden dünyanın bütün gizli düzenlerine karşı uyanık olursunuz. | TED | فجأة تمسي واعياً انماط العالم المخفيّه. |
Önce Jim vefat etti. Son anına kadar Bilinci yerindeydi, fakat son gününde konuşamıyordu. | TED | جيم توفي أولاً. لقد كان واعياً حتى النهاية، ولكن في آخر يوم له لم يستطع أن يتحدث. |
Belki de onu affedip öbür tarafa geçmiştir çünkü Robert kendinde değildi. | Open Subtitles | ربما عفت عنه وعبرت للضوء بسبب أنه لم يكن واعياً |
120 metreden alansal hedefleri vurur. Sarhoş ya da ayık olman fark etmez. | Open Subtitles | ومنطقة الأهداف من على بعد 122م ، ولا يهم إن كنت ثمِلاً أم واعياً |
Omzundan kurşunu çıkarırken ayık kaldı. | Open Subtitles | لقد بقي واعياً حين كنتُ استخرجُ الرصاصة من كتفه |
Altı yıl önceydi, ve benim savunmamda, ayık olmamdan önceydi. | Open Subtitles | لقد كان منذ ست سنوات مضت في دفاعي لقد كان قبل أن أصبح واعياً |
ayık olduğun bir zamana yeniden randevu almalısın. | Open Subtitles | لكن كما قلت لك, علينا أن نجدول, الوقت الذي تكون فيه واعياً فعلاً |
bilinçli olmakla uygun değil. | Open Subtitles | وهذا ليس أمراً يتوافق مع كون الشخص واعياً |
Alex'in bilinçli olmaya ihtiyacı yoktu çok azı bile etkili oldu. | Open Subtitles | لم يحتج (أليكس) إلى أن يكون واعياً و لكن مجرد الكفاءة |
Belki-- onun bu saldırgan tutumunun altında, senin başına gelecek şeylerin daha fazla farkında olma isteği, senin düşünce sistemini anlayabilmek için, senin kararının bir parçası olabilme ihtiyacı yatıyor olabilir. | Open Subtitles | حسناً, ربما كان تصرفه العدواني يعكس حاجته لأن يكون واعياً أكثر بما يحدث معك |
Unutma... gözetim altında olsaydın o bunun farkında olurdu. | Open Subtitles | لابد و انه كان واعياً بكونك تحت المراقبة |
Dolayısıyla, tüm dünyanın baygın olduğu esnada bir bilim adamının uyanık olduğunu öğrenirlerse neler olacağını biliyorsun. | Open Subtitles | أنّ العالِمَ المجنون كان واعياً بينما كان بقيّة العالَمِ نائماً |
Kısa bir süreliğine Bilinci yerine geldi. Sonrasında sistoliği 60'ın altına düştü ve Bilinci tekrar gitti. | Open Subtitles | كان واعياً لبرهة ثم انخفض ضغطه الانقباضيّ تحت 60 |
İlk olarak, hasta kendinde mi değil mi diye kontrol etmelisin. | Open Subtitles | أولا، يجبُ عليك التحقق إذا ماكان المريض واعياً |
Bu sabah çok kendindeydi. | Open Subtitles | كان هذا الصباح... واعياً |
Eğer ikimizden birinin, bilincinin açık olmamasında sorun yoksa birimizin polislerle konuşup insanlara olayı anlatması gerekmiyorsa ve hissiz kalabiliyorsa, bunun için elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | وعليّ أن اقول لك انه إذا كان واحد منّا لايحتاج لأن يكون واعياً إذا كان واحد منا ليس بحاجة أن يتحدث مع رجال الشرطة |