Şimdi tek yapmam gereken tozu üretecek bir makine yapmak. | Open Subtitles | والآن كل ما عليك هو بناء آلة لتصنيع مسحوق الصغرى، |
Şimdi tek yapmam gereken, başka bir hüzme yaratmak, alttaki hüzme benim sesim değil mi? | TED | والآن كل ما علي فعله هو الانتقال إلى إشعاع آخر، والإشعاع السفلي يمثل صوتي وأنا أتكلم، صحيح؟ |
Şimdi tek yapmam gereken, dükkânın sahibini arayıp imzaları atıp tekrar işe dönmek. | Open Subtitles | والآن كل ما أحتاج إليه هو الإتصال بصاحب العقار والحصول على الموافقة ونستأنف العمل في الملهى |
Şimdi ise tek ihtiyacımız ağlayıp, düşünmek. | Open Subtitles | والآن كل ما نحتاج إليه هو أن نبكي ونفكّر |
Şimdi ise tek yapmaları gereken şey internete bağlanıp aynı kafadaki tost makinesi sevici röntgencileri bulmak ve pat diye, aniden her şey tamamen normal hale geliyor. | Open Subtitles | والآن كل ما عليهم فعله هو تسجيل الدخول ويجدون أشخاص يحبون المحمصه مثلهم وفجأة تبدو التراهات طبيعيه بشكل مثالي |
Şimdi tek yapmamız gereken yarın akşama kadar 250 bin bulmak. | Open Subtitles | والآن كل ما علينا جلب 250 أالفاَ بحلول مساء الغد |
Şimdi tek yapmamız gereken o koduğumun iblisini bulmak. | Open Subtitles | والآن كل ما علينا فعله هو إيجاد الشيطان الوغد. |
Şimdi tek yapmam gereken yaklaşık 30 saniye boyunca yakınında durmak. | Open Subtitles | والآن كل ما علي فعله الإقتراب منكِ |
Şimdi tek yapmam gereken Holly'yi arayıp etimin resmen pazarda olduğunu söylemek. | Open Subtitles | والآن كل ما علي فعله هو مهاتفة (هولي) وإخبارها. أن بضاعتي أصبحت معروضة رسمياً. |
Şimdi ise tek düşündüğüm seninle bir gelecek. | Open Subtitles | والآن كل ما أفكر فيه هو مستقبلي معك |
Şimdi ise tek düşünebildiğim Astra. | Open Subtitles | والآن كل ما أستطيع أن أفكر فيه أسترا |
Şimdi tek yapmamız gereken sinyali artırmak. | Open Subtitles | حسناً. والآن كل ما علينا فعله هو تضخيم الإشارة. |