| İnanabiliyor musun, bir filmde anneni oynamıştım. | Open Subtitles | هل تصدق ؟ هل تصدق أني لعبت دور والدتك في الفيلم ؟ |
| Ve her gece yattığında, babanın eski odasında onun anneni becermesini dinlersin. | Open Subtitles | و تضطرين الرقود هناك يومياً و تستمعي إليه و هو ينكح والدتك في غرفة نوم والدك القديمة |
| Kimse babanın hayatını sizi veya anneni degistirebilir. | Open Subtitles | لا احد سيحل محلك او والدتك في حياه والدك |
| Yeni hemşirelerimizden biri anneni bahçede bırakmış. | Open Subtitles | إحدى ممرضاتنا المستجدات تركت والدتك في الحديقة |
| Parti hazırlıkları için annene yardım etmelisin. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تعاوني والدتك في نتظيم الإحتفال |
| Neden? Ciddiyim Ryan. annene yardım et. | Open Subtitles | انا جاد يا رايان والآن ساعد والدتك في التوضيب |
| Kaç para verseler anneni yumruklarsın? | Open Subtitles | كم ستأخذ من المال لكي تضرب والدتك في وجهها؟ |
| Şoka kapılmak, eve vardığında anneni lise aşkınla küvette bulmak demektir. | Open Subtitles | الصدمة هي العودة للمنزل وإيجاد والدتك في حوض الإستحمام رفقة الشاب الذي كنت منجذبة إليه في الصف العاشر. |
| Babanın anneni hastaneye yatırdığı günü düşünmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تسترجع ذكرى يوم وضع والدك والدتك في المصحة. |
| Dim Sum pişirip anneni çağırmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن ننهي مسألة .والدتك في القريب العاجل |
| Bu, eve sokak köpeği almaya benzemez Johnny. anneni ciddi bir tehlikenin içine sokuyorsun. | Open Subtitles | هذا ليس مثل إيواء كلب ضال يا رجل، أنت تضع والدتك في خطر كبير. |
| anneni ciddi bir tehlikeye sokuyorsun. - İş ve yaşamı karıştırmazsın. | Open Subtitles | ،أنت تضع والدتك في خطر كبير .لا يمكنك المزج بين العمل وحياتك الخاصة |
| Sonra ileride Flash olmasaydın. Bu yüzden anneni kalbinden bıçakladım ben de. | Open Subtitles | وحينها لن تصبح البرق، لذا طعنت والدتك في قلبها |
| Uyuşturucunu ben alıyorum, anneni o daireye ben soktum. | Open Subtitles | أشتري لك المخدرات, وضعت والدتك في تلك الشقة |
| O bıçağı anneni sırtından vurmak için mi kullandın? | Open Subtitles | هل أستعملته لكي تطعن والدتك في ظهرها ؟ |
| Gidip, çalıştığı restauranttan anneni alacağım. | Open Subtitles | سوف نعود ونقابل والدتك في المطعم |
| anneni talihsiz bir yangında kaybettin. | Open Subtitles | لقد فقدتي والدتك في حريق مأساوي |
| anneni bir araba kazasında öldürdüğü? | Open Subtitles | أنـه قتـل والدتك في حـادث سيـارة ؟ |
| Bence baban hapisteyken işler için annene yardım ediyorsun. | Open Subtitles | أظن أنك تساعد والدتك في إدارة الأمور بينما هو في السجن |
| - Bu işte annene katılıyorum. | Open Subtitles | ؟ .دافع معي أرجوك - .أنا مع والدتك في هذا الأمر - |