ويكيبيديا

    "والذنب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • suçluluk
        
    • suçluluğu
        
    • suçlulukla
        
    Ama hâla bir nebze pişmanlık ve suçluluk hissediyorsun, ve bunu içine atıp bastırıyorsun, bir daha gün yüzüne çıkmaması için kilitliyorsun. Open Subtitles ولكنك لا تزال تلمح أنك تشعر بالأسف والذنب وتحاول أن تدفعها عميقاً في داخلك وتغلق عليها كي لا تتذكرها
    Ama tek yapabildiğim öfkemi daha da arttırmaktı ta ki öfkeden ve suçluluk duygusundan kendi gözlerimi oyacak hale gelene kadar. Open Subtitles ولكن كل ما أنجزته هو جعلنفسيأكثرغضباً, حتىكنتمجنونبالغضب,والذنب. محاولاًسحبعُيُونِللخارج.
    Vampirliğin her yanını gördüm. Güç, ıstırap, suçluluk. Open Subtitles رأيت كلّ جوانب مصّاص الدماء القوّة، والتعاسة، والذنب
    Doğru yoldan saparak duydukları suçluluğu ve öfkelerini... suç bile sayılmayan bir şey için, ot içtiğin için sana yöneltiyorlar. Open Subtitles الإغراء الذي يقود للإنحراف بتوجيه اللوم والذنب تجاهك أنت لما يسمونه جريمة على ما ليس جريمة وهو تدخين الحشيشة
    Korku ve suçlulukla yüzleşmeliyim. Open Subtitles أنا أواجه الخوف والذنب
    Düşünmeden edemiyorum. Önceden söylediğin günah ve suçluluk şeyleri. Open Subtitles لا أستطيع التوقّف عن التفكير فيما ذكرته سلفًا عن شعورك باللائمة والذنب
    Birine zarar verme düşüncesinden nefret ederdin. Onun suçluluk duygusu seni yiyip bitirirdi. Open Subtitles إنّك كرهت إيذاء أيّ أحد، والذنب كان يغمرك.
    Ama hemen o senin beni Edward gibi hissettiren ekstazi haplarından bir tane sallıyorum ve bütün o utanç ve suçluluk duyguları eriyip gidiyor. Open Subtitles لكني الان اتناول حبوبك لكي اعيش نشوة ادوارد ثانية وكل ذلك الاحراج والذنب يتلاشى بعيداً
    İlginç olan şu ki, hapishanedeki yıllarım boyunca bir seri mektup beni kurtardı, gençliğimin en kötü anıyla bağlantılı olan karanlığın ve suçluluk duygusunun ötesine geçmeme yardımcı oldu. TED وللغرابة، تلك الرسائل التي خلصتني كانت خلال سنوات السجن ساعدتني لأتخطى الظلمة والذنب الآتيان من أسوأ لحظة من حياتي الشابة.
    Eski ahit, korku ve suçluluk satar. Open Subtitles الوصايا القديمة تعرض الخوف والذنب
    Yalnızca acı suçluluk ve kim olduğunuzu ve ne yaptığınızı bilmenin ızdırabı var. Open Subtitles ...هناك فقط الألم ...والذنب ويؤس إكتشاف ما أنت عليه وعلى ما أقدمت
    - Kes şunu. Acıma ve suçluluk duygusuyla bakma bana. Open Subtitles فقط لاتنظري لي بعين الشفقة والذنب
    Bir ömür dolusu yalan, aldatma ve suçluluk yaşayabilirsin. Open Subtitles ...يمكن أن تعيش حياة مليئة ب الكذب والخداع والذنب
    Ancak acı, suçluluk. Beyhude, beş para etmez duygular! Open Subtitles فقط الألم والذنب ومشاعر لا قيمة لها
    Yas ve suçluluk duygusu arasında ince bir çizgi var. Open Subtitles إن الخطّ الفاصل بين الحزن والذنب نحيل.
    Bu suçluluk duygusu öldürecek seni. Open Subtitles هايلي والذنب . سيأكلكِ
    suçluluğu ya da masumiyeti o kadar kolaylıkla test edebilseydim, onu çok yararlı bulurdum. Open Subtitles قد اجد هذا مفيدا جدا لو استطع تجربته بسهولة فى البراءة والذنب
    Yapmayı planladığım şeyi ve duyduğum suçluluğu hissettiğiniz için yaptığınız son uyarı mıydı bu? Open Subtitles "أكان ذلك تحذيرًا نهائيًّا، لأنّك تبيّنت ما أكيده والذنب الذي أشعره؟"
    Kederi, suçluluğu. Open Subtitles مشاعر الحزن والذنب
    Noel'in ani ölümü Vera'yı kahır ve suçlulukla doldurmuştu ve bildiği tek yolda ilerledi. Open Subtitles موت (نويل) المفاجئ ملأ (فيرا) بالندم والذنب فتصرّفت بالطريقة الوحيدة التي تعرفها
    Acıyı suçlulukla birleştirmek. Open Subtitles دمج الألم . والذنب . .

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد