"والصحة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ve sağlık
• sağlık ve
• ve sağlıkta
• sağlığı ve
• ve sağlığı
• ve sağlıklı
• sağlıklı ve
• sağlıklı bir

Zaman ve enerjiyi, beden eğitimi, beslenme ve sağlık eğitimlerine kanalize etmeliyiz.
وتدرب الطلاب يومياً كي يفقدوا ويبذلوا الكثير من الطاقة ويعتنوا بالتغذية والصحة

Eğitim ve sağlık hizmetlerine erişemiyorduk.
كما ولم نكن قادرين على الحصول على التعليم والصحة.

Hepimiz biliyoruz ki herhangi bir etkin eğitim, araştırma, sağlık ve hatta savunma reformu 10, 15, belki de 20 yıllık çalışmayı gerektirir.
نعلم جميعًا أن أي نوع من الإصلاح الفعال للتعليم والأبحاث والصحة وحتى الدفاع، يستغرق 10 أو 15 أو ربما 20 سنة كي ينجح.

sağlık ve Spor'a söyleyin, altı yerine sekiz sayfa ayırsınlar.
اخبري صفحة اللياقة والصحة انهم سياخذون الجنس بدلا من 8

O yüzden evlilik yeminlerinde "hastalıkta ve sağlıkta" denir.
.. لهذا نقول في نذور الزواج معاً في المرض والصحة

First Lady, kocasına iyi yada kötü günde yanında olacağına hastalıkta ve sağlıkta beraber olacağına dair yemin etmedi mi?
الم تقسم السيدة الاولى لزوجها ان تقف بجانبه في المنشط والمكره في المرض والصحة ؟

Vergiler, iş sağlığı ve güvenliği yasaları işe alınan herkesi didik didik eden göçmenlik ve vatandaşlık bürosu...
ضرائب، ومتطلبات منظمة الأمان والصحة مكتب الهجرة والتجنيس يحشرون أنفهم في عمل كل أُم مُحبة

Biz sadece ailesinin güvenliği ve sağlığı ile ilgili korkularını dindiriyorduk.
كنا نحن ليس الا تهدئة مخاوفه عن عائلته في الأمن والصحة

Her zaman kiloluydu. Ama Hispanik aileler için kilo her zaman iyi ve sağlıklı bir şey.
لطالما كان زائد الوزن،لكن للعائلة الأسبانية،الضخم يمثل الجمال والصحة

Daha mutlu düşünceler, daha mutlu bir vücut biyokimyası oluşturur ve bu da daha sağlıklı ve mutlu bir beden yaratır.
الأفكار الأكثر سعادة تسبب بالضرورة زيادة سعادة الكيمياء الحيوية زيادة السعادة والصحة الجسدية

Genellikle dünyanın her yerinde insanların en büyük endişesi iş, şiddet ve sağlık.
المشاكل الثلاثة الكبرى للناس حول العالم هي في العادة الوظائف والعنف والصحة.

Aslında 65 desibel, bu büyük çaplı araştırmanın gürültü ve sağlık alanında bulduğu tüm kanıtların gösterdiği üzere, miyokardiyal enfarktüs tehlikesi için eşik değeridir.
وفي الواقع، فإن 65 ديسيبل هو ذاتها المستوى الذي وجدت هذه الدراسة لجميع الأدلة على الضوضاء والصحة أنه، أنه عتبة لخطر احتشاء عضلة القلب.

Yarım milyar insanı ilgilendiren hijyen ve sağlık programı yürütüyoruz.
أننا نعمل على برنامج عن النظافة والصحة والذي يمس نصف بليون نسمة.

2014 yılında Dr. Adams'ın selefi, sigara ve sağlık üzerine yazılan Sağlık Bakanlığı Başhekimi raporunun ellinci yılını duyurdular.
في عام 2014، أطلق سليف د.آدمز الذكرى الم 50 لتقرير الجراح العام عن التدخين والصحة.

İkincisi, herkesin daha iyi bir hayat için temel yapı taşlarına ulaşımı var mı: eğitim, bilgi, sağlık ve sürdürülebilir bir çevre?
ثانيا، هل يتمتع الجميع بعناصر البناء لحياة أفضل: التعليم والإعلام والصحة وبيئة مستدامة؟

Öncelikli olarak tıp, sağlık ve araştırma hakkında düşünme şeklimizi değiştirmektir.
من المهم تغيير طريقة تفكيرنا عن الطب. والصحة والأبحاث.

Birlikte, okuluma gelemeyen erkekler ve kızlar için cinsiyet eşitliği, sağlık ve insan hakları hakkında hayati bilgiler paylaşarak bir eğitim programı oluşturduk.
أنشأنا معًا برنامجًا تدريبيًّا للفتيات والأولاد الذين لم يتمكنوا من الحضور إلى مدرستي، مشاركين بمعلوماتٍ حيوية عن المساواة بين الجنسين والصحة وحقوق الإنسان.

İyi günde, kötü günde, neşe ve kederde hastalıkta ve sağlıkta, ömrümün sonuna kadar seni sevecek ve onurlandıracağım.
في السراء والضراء، في المرض والصحة. سأحبك وأحترمك طوال حياتي.

Ben, Craig seni, Christina, en iyi arkadaşım ve ikinci kaptanım olarak hastalıkta ve sağlıkta, güzel havalarda ve fırtınalarda eşim olarak kabul ediyorum.
أنا ـ كريغ ـ أقبل بك يا ـ كريستينا ـ أن تكوني زوجتي وأقرب أصدقائي ومساعدتي كربّان في المرض والصحة والسماء الصافية والعواصف

İyi ya da kötü günde, zenginlikte ya da yoksullukta, hastalıkta ve sağlıkta... seni kayıtsız şartsız seveceğime, ölüm bizi ayırana dek, sana hürmet edip, saygı duyacağıma söz veriyorum.
في كل الأحوال في الغنى أو الفقر ...أثناء المرض والصحة أعد بحبك بدون شرط

Zürih Üniversitesi... Evrim Bilimi Merkezi'nde... ...genetik arkeologum... ...ve eski insanların mumyalanmış kalıntıları ve iskeletleri... ...üzerinde genetik araştırma yürüterek... ...insan sağlığı ve hastalıklarının kökeni ve evrimi üzerinde çalışıyorum.
أنا باحثة في ميدان علم الوراثة الأثرية في مركز الطب التطوري ،في جامعة زيوريخ وأدرس نشأة وتطور الأمراض والصحة البشرية عن طريق إجراء أبحاث وراثية على بقايا عظام ومحنطات البشر القدماء

Bir tarafta, yüksek ücretli, iyi eğitimli, ilginç işler yapan, profesyonellerden oluşan bir topluluk, diğer tarafta birincil sorumluluğu zenginlerin konforu ve sağlığı için düşük ücretli işlerde çalışan çok sayıda vatandaş.
من ناحية، يوجد مجموعة من المحترفين يتقاضون أجراً مرتفعة، وذو مستوى تعليمي عال يقومون بأعمال مثيرة للاهتمام، من ناحية أخرى، يوجد عدد كبير من المواطنين في وظائف منخفضة الأجر تتمثل مسؤوليتهم الأساسية في توفير الراحة والصحة للأثرياء.

Kızımız doğunca, güzel ve sağlıklı olacak.
عندما يأتي الطفل ستكون في غاية الجمال والصحة.

Yükselen bir Yüce'nin alameti farikası son derece sağlıklı ve dinç olmasıdır.
العلامة المميزة لأي سامية صاعدة هي التألق، والصحة المتوهجة ... هي التألق، والصحة المتوهجة ...

Burada sizinle birkaç dakikanın içinde yapmak istediğim sağlıklı bir yaşam için formülün ne olduğunu konuşmak.
إذاً، ما أريد فعله هنا في الدقائق القليلة التي لدي معكم هو الحديث حول ماهية صيغة الحياة، والصحة الجيدة،